İdeolojik birlik

Kurumsal bir örgütün başarılı olabilmesi için örgüt içinde ideolojik birliğin sağlaması şart. Ana ideolojiye yakın ideolojilerinde örgüt bünyesi içerisinde yer alması sık görülen bir durumdur ama bu durumda örgüt yöneticilerinin seçiminde ana ideolojinin baskın olması örgütün korunması açısından hayati öneme sahiptir. Mesela ana ideolojisi sosyal demokrasi olan bir örgütte etnik köken milliyetçilerinin, sosyalistlerin bulunması çok tabidir ancak örgüt yöneticilerinin örgüt manifestosundan daha önemli olduğu Ortadoğu kültüründe yönetici seçimlerine çok dikkat edilmesi gerekir. Yönetici kesimin ana ideoloji dışında söylemlerde bulunması yada farklı bir örgütlenme çabası içinde bulunması sisteme zarar verecek ve özel bir kimlik oluşumuna sebebiyet verecektir.  Bu durum örgütü uzun vadede statükocu bir yapıya dönüştürecektir.

AMAÇ BİRLİĞİ

Her örgüt ideolojik durumuna göre bölgesel planlamalar yaparak belli bir başarıyı amaç edinir. Örgütün toplumsal kabulünün artışı bu amacın ana gayesidir. Başarı bu amaca örgütün bir bütün olarak inanması ile mümkün olabilir. Örgütler demokratik yapının korunması adına belli dönemlerde yönetici değişimine giderler ve bunun genel kabul görmüş şekli seçim yoluyladır. Örgütler için en büyük sorun bu seçimin doğal sonuçlarıdır. Örgüt üç tip insandan oluşur birincisi örgütün başarısına odaklanmış olanlar, ikincisi ise seçim başarısına odaklanmış olanlar, üçüncüsü ise kendi başarısına odaklanmış olanlardır.

Ben ve ekibim mantığı dava başarısının önüne geçmiş olduğu durumlarda başarı söz konusu dahi olamaz. Ben ve ekibim mantığı bazen o kadar ileri gider ki seçilen ekibin başarısı kendi başarısını gölgelediğini ve kendisini başarısızlığa ittiğini düşünerek dava başarısına zarar verebilecek hamleler yapmaktan geri kalmazlar. Örgüt için en tehlikeli insan tipidir bu anlayış.    

 YÖNETİM BİRLİĞİ

Yönetim birliğinin oluşabilmesi içinde bulunduğumuz Ortadoğu kültüründe güçlü bir karakterin ön plana çıkıp birleştirici bir rol oynaması ile mümkündür. Bu doğal süreç ben ve ekibim şeklinde yapılanmış olan çıkar odaklarını tek tek yenilgiye uğratarak kendi ekibi bünyesinde eritmesi ile mümkün olacaktır. Bütün farklı ekiplerin erimesi sonucu ortaya çıkan güçlü ekibin dava başarısını elde etmesi mümkün olacaktır.

İçerisinde bulunduğumuz kültürel yapı başka bir seçeneğe izin vermemektedir. Avrupa ülkelerinde bu inanç seçim sonrası hemen yerleşmesine rağmen ülkemizde bir sonraki seçime kadar sıkıntılı şekilde devam etmektedir. İçerisinde bulunduğunuz toplumun bütün etken taraflarını analiz etmeden demokratik yollarla bu olayın çözüme kavuşacağını düşünmek hayal olacaktır. Bu yüzden biat kültürüne odaklı demokratik olmayan ve atama şeklinde örgüt yapısını teşkil eden örgütler daha başarılı olmuşlardır. Toplu biat ben ve ekibim mantığını kırmış ve tek hükme göre örgüt yapısı şekillenmiştir.

Demokratik seçimle örgüt yapısını şekillendirenler ise örgüt içindeki savaşlardan dava için gerekli adımları atamaz hale gelmiştir. Yönetim birliği için güçlü ekiplere olan gereksinim giderek artmaktadır. Yönetici seçiminde her türlü husus titizlikle incelenmeli ve yönetici analizi yapmadan seçime gidilmemelidir. 

İNANÇ BİRLİĞİ 

İnanç birliğini oluşturacak en temel etkenlerden birisi de en çaresiz halin gerçekleşmesidir. Çaresiz durumda kalan topluluk ister istemez kenetlenmek zorunda kalacaktır. Normal şartlar altında başarının anahtarı bu inanç birliğinin sağlanmasıdır. Bu inanç birliğine en güzel örnek Refah partisinin İstanbul’da alınamaz dedikleri Beyoğlu belediyesini alması olarak gösterilebilir. Teoride ve pratikte asla bir araya gelemeyecek iki grubun ortak karar verebilme gücüdür bu olay. Refah partili gruplar inançla kendileri gibi olmayanları demokrat olduklarına inandırmış olmasıdır bu inancın göstergesi.

TEORİ VE PRATİĞİN UYUMU

Teorik ve pratik uygulamalar ne kadar örtüşürse başarı oranı artar uyumsuzluk artıkça başarı düşer, inandırıcılık azalır. Sosyal demokrat bir partide siz halktan kopuk yaşam alanları oluşturur kurtarılmış bölgeler yaratırsanız o bölgelerde sıkışır kalırsınız. Günümüz Türkiye’sinin en güzel izahıdır bu.

Toplumsal katmanların uyumu adına yola çıkan bir sosyal demokrat kitle örgütünün en temel görevi halk arasında olmak ve yaşam tarzını , inanç şeklini, kültürel ve sosyal yapısını tanımak olmalıdır. Tanıyamadığınız toplumsal katmanların uyumu adına nasıl bir yola çıkacaksınız.

EKONOMİK ALT YAPI

Örgütlerin karşılaştığı en büyük sorunlardan biriside mali gücün yetersizliğidir. Bu sorunun temelden çözümüne odaklanmadan örgüt kurmanın çok mantıklı bir hareket olduğu söylenemez ama günümüz Türkiye’sinde bu durum ekonomik güç yoksa çalışmada yok şeklinde olmaktadır. Ekonomik gücün tesisi hususunda projeler üretilmesi hayati bir ihtiyaçtır ve yokluğu başarının önündeki en büyük engeldir.

İnancın olduğu yerde her şey çözülür doğrudur ama inanç tek başına planlama olmadan başarıya ulaşması çok yavaş ve zorlayıcı olacaktır. Örgüt bir insan bedeni gibidir bütün ihtiyaçları eksiksiz karşılanırsa muhteşem bir makinaya, karşılanmazsa hastalıklı, yorgun ve inançsız bir bedene dönüşür…

Bütün girdilerin pozitif olması örgütü kesintisiz başarıya götürecektir ama başarı sonrası yapının kurgulanması ise bambaşka bir teknik içermektedir. İnşallah bir başka sayfamızda bu konuyu işleme şansını buluruz.

Saygılarımla…