Dava adamı yerine dava insanı tanımını kullandım çünkü son dönemlerde bu konuda örnek teşkil edecek kadın öncülere şahit oluyoruz. Büyük organizasyonlarda haklı yada haksız gerekçesi ne olursa olsun kişilerin umutlarını kıran olumsuz olaylarla karşılaşıyoruz. Bu olayların gelişim süreçleri konumuzu çok ilgilendirmiyor çünkü benim değinmek istediğim konu olay sonucu kişilerin sürdürebildikleri tavır ve karakterle ilgili.

Bir davaya gerçekten inanmak herkese nasip olabilecek bir değer değil aslında yada daha basit tanımla herkesin kaldırabileceği bir ruh hali değil kesinlikle. Dava insanı olabilmek süreç size neyi yaşatırsa yaşatsın kararlılığınızdan asla vazgeçmemek anlamı taşıyor ve sizin azminizin boyutuna göre sizi yukarıya taşıyor. Bu konuyu anlaşılır kılabilmek adına canlı bir örnekle dava insanı nasıl olunur anlatmak istiyorum.

Aylin NAZLIAKA

2011 genel seçimlerinde CHP milletvekili olarak meclise giren Nazlıaka 2015 yılında tekrardan milletvekili olarak siyasi hayatına devam etti. 2016 yılında partiden ihraç edilen Nazlıaka 2019 yılında tekrardan partiye dönüş yaptı. 2020 yılı temmuz ayında ise beklenilmeyeni yaparak parti meclisine girdi ve aynı yılın ağustos ayında CHP kadın kolları başkanı seçildi. Nazlıaka parti tarafından yürütülen  “GenceArtı İstihdamda Fırsat Eşitliği Yaratma Projesi'nin mimarıdır bu arada.

Kısa tanımlamadan sonra izninizle bu profili yorumlamak, neden Nazlıaka bir dava insanıdır bunun detaylarını ortaya net bir şekilde koymak istiyorum. 2010-2012 yılları arasında parti meclisi üyesi olan Nazlıaka 2011 yılında milletvekili olduğunda yaşadığı heyecan ve vermiş olduğu emeklerin meyvelerini toplamaya başlamasının yarattığı dava inancı patlamasını hepimiz tahmin edebiliyoruzdur. İnsanlar emeklerinin karşılığını alınca gerçekten ayrı bir mutluluk yaşarlar ama Nazlıaka’nın bu mutluluğu çok uzun sürmedi. 2016 yılında İnandığı davadan, emek verdiği yıllardan koparılmış ve ihraç edilmişti. Parti meclisi üyesi ve milletvekili olduğu zamanlardaki dava inancı patlaması bu sefer bir kırgınlıkla son bulmuş ve dava inancı çökme noktasına gelmişti.

Yalnızdı, çaresizdi ve kendini ifade edememenin kırılganlığı içinde içine kapanma riskiyle baş başaydı. İ.Melih Gökçek’i bile sindirmiş bu kadının ne yapacağı herkes tarafından merakla bekleniyordu. Nazlıaka çökmedi, pes etmedi, dava inancını kaybetmedi ve yuvasını asla unutmadı. Bir dava insanı nasıl davranırsa o şekilde davranıp yuvasını karalamadı, kötülemedi dozunda ve ilkeli bir şekilde kendini anlatma yolunu seçti. İlkeli davrandığınızda Türk insanı sizin mağduriyetinizi ortadan kaldırmayı biliyor ve 2019 yılında bu ilkeli davranış sayesinde yuvasına yeniden dönüş yaptı ve 2020 yılında parti meclisi seçiminde liste delerek parti meclisine giriş yaptı, durmadı aynı yıl kadın kolları genel başkanı oldu. Bu tam bir başarı hikayesi, tam bir dava insanı tanımlamasıdır. 

Arada geçen 3 yılda Nazlıaka farklı davransa saldırgan bir ruh halini içerisinde bütün ilişkilerini yozlaştırsa bu başarı hikayesi olmazdı.

Savaş meydanında kendi topçuları tarafından vurulan askerlerin davaya olan hizmetini tartışamayacağımız gibi bazen olumsuzluklar içerisinde kendimizi bulduğumuzda davaya olan inancımızı yitirmeyeceğiz bir çalışıyorsak üç çalışacak ve üzerimizdeki karabulutları kendimiz dağıtacağız. Nazlıaka yılmadı, sinmedi, küsmedi ve inancını koruyarak eski konumundan daha yukarıya çıkmasını bildi.

Belgeselleri severiz hepimiz ve özellikle dişi aslanların sürüleri için yapmış oldukları fedakarlıkları takdir ederiz. Nazlıaka tam bir dişi aslan olduğunu bize gösterdi ve sağlam bir ekiple yola çıkmış olduğunu gözlemliyoruz. Benim dikkatimi çeken bir başka dişi aslandan bahsetmek istiyorum. Kendisi ile tanışmadım ama duyumlarım ve sosyal medya arkadaşlığım sayesinde takdir edilmesi gereken bir değer, bir dişi aslan olduğunu düşünüyorum. Genel başkanı Nazlıaka gibi gece gündüz durmadan Anadolu’yu gezen, dolaşan ve emek veren Fevziye Pehlivan hanıma davam adına teşekkürü bir borç bilirim.

Canan Kaftancıoğlu, Aylin Nazlıaka ve Fevziye Pehlivan gibi dişi aslanlar oldukça bizim sırtımız yere gelmez diyorum.

Konya yeni bir Kadın kolları başkanına kavuştu Av.Damla Yılmaz kardeşimi tebrik ediyor görevinde başarılar diliyorum. Kendisinin bu konuda yeni bir çığır açacağından şüphemiz yok kesinlikle.

Konya demişken bizim dişi aslanlarımızda kesinlikle geri kalmaz Karatay kadın kolları başkanımız Sevnur Asu Mumcu tek kişilik bir ordu gibi maşallah Karatay’da girmediği ev kalmamıştır diye düşünüyorum.

Güzel günlere kavuşmak adına hepinize sevgilerimi, saygılarımı sunuyorum…