Savaş Bektaş

Savaş Bektaş

İnce İnce Mesajlar...

İnce İnce Mesajlar...

Ben askeri değilim yoldaşıyım diyenlerle yolumu ayırıyorum…

Buradaki siyasi mesaj merkez sağ seçmene yönelik bir mesajdır. Ben solcu değilim benim yerim sizin yanınızdır sözünün açık ilanıdır. Biz her daim Mustafa Kemal’in hem askeri hem de yoldaşıyız sayın ince. Yolumuz belli amacımız belli ideolojimiz bellidir.

Türkiye maalesef Azerbaycan’a yardım etti diyenlerle yolumu ayırıyorum…  

Buradaki siyasi mesaj Milliyetçi sağ seçmene yöneliktir. İşin aslına gelirsek Konya’daki durumu biliyorum Azerbaycan destek mitingine katılım desteği veren tek siyasi kurum CHP Konya il başkanlığı olmuştur. Parti binalarımızda Azerbaycan bayrakları asılmıştır. Tüm Türkiye genelinde de durum budur. Öngörü sahibi olmak diye bir deyim var işte bu maalesef burada önem kazanıyor. Son durumun Azerbaycan açısından bir kazanım olduğunu düşünüyorsanız gerçekten hiç mi hiç bu işlerden anlamıyorsunuz demektir. Maalesef bölgeye Rus askerlerini yerleştirdiler. Yardım sözüne bu ülkede maalesef diyecek tek bir CHP’li bulamazsınız ve CHP gerekirse operasyon yapabileceğini ispatlayan tek siyasi kurumdur sanırım. Azerbaycan Ermenistan tarafından işgal edildiğinde Özal Amerika’da maalesef demişti onu unutamıyorum mesela.

Mavi Vatanı Kavrayamayanlarla Yolumu Ayırıyorum… 

Yoldaşlıktan da kopan vatan partili seçmenle sağ seçmene yönelik bir söylem. Bizde sadece Mavi Vatanı kavrayıp Ege Adalarını Yunan’a peşkeş çekenlerle yolumuzu ayırdık sayın ince isabetli bir karar olmuş bu durum sizin açınızdan. Mavi Vatanı anlayanlar anladığı için mi isim babasını balyozdan içeri attılar. Bakın tekrar söylüyorum 13 Ağustos 2020 de CHP sözcüsü cevaben ne demiş bu konu ile alakalı  “ Biz “Mavi vatanda hakkımızı savunun” derken Siz Yunan Cumhurbaşkanı’nın Lozan’a aykırı olarak silahlandırdıkları Ege adalarını ziyaretine ses çıkaramadınız. Şimdi Cumhuriyet Halk Partisi’ni “Yunan medyasının ağzıyla konuşmakla” suçluyorsunuz. “Edep Ya Hu! “ başka söze de gerek yok sanırım.

CHP aday yapmayınca başka partiden aday olup bugün CHP’yi yönetenlerle yolumu ayırıyorum…

CHP Aday yaptı sizi sizde ayrılıyorsunuz demek ki bu durum çokta partiyle alakalı bir durum değil. Ayrıca CHP her zaman herkese açık bir partidir. Neden bulmak için bulunmuş bir neden gibi geldi bana.

ABD’den demokrasi dilenenlerle yolumu ayırıyorum…

Bu söze gerçekten çok güldüm yani diyorsunuz ki oyalanmıyor ve direk onlara katılıyorum. Bu ülkede Amerika ile yıldızı barışmayan tek partidir CHP sayın ince barışsaydı inanın hep iktidardı.

Mustafa Kemal deyip Mustafa Kemal Atatürk diyemeyenlerle yolumu ayırıyorum…     

Sorosçuları koruyanlarla yolumu ayırıyorum…

Falan filan bu şekilde devam ediyor sanırım daha önemli bir madde var mı bilmiyorum buraya yazmadığım. Son iki maddeyi birlikte açıklama gereği duyduğum için birleştirdim. Sorosçu arıyorsan sorosla resim çektirenlere laf edeceksin. Sorosçu kim onu koruyan kim daha açık konuş herkes öğrensin sayın ince böyle söyleyince herkes şüphe altında kalıyor malum sorosla resmi olanda olmayınca partide. Atatürk konusu ise gerçekten komik kadın çıktı açıklamasını yaptı daha ne söylesin. Alışkanlığım bu şekilde dedi aksini ispatlamadıkça bu konunun hakkında konuşmak bile ayıptır.

Aslında bu durumun bahanesi filan yok hepsi öften püften sebepler. Bu olayın temelinde ego savaşları var. Bazı insanlarda bu davanın da önüne geçebiliyor ve hırs üst üste hatalar yaptırabiliyor insana. Seçim gecesi itibariyle yaptığı hataların üzerine sürekli hata yapması onu geri dönülmez bir yola soktu aslında istifasının bile gecikmesinde bu pişmanlığın izleri var.

İstifasının gecikmesindeki ana unsur tabi ki mağdur edebiyatının gücünü arkasına almak istemesiydi. Hatalarla dolu kısa bir sürenin yılların emeğini çöpe çevirmesini hep beraber izliyoruz. Aslında insanlar bu olayda ayrılığa filan kızmadı olayın tabiatında netlik göremediği için kızdı. Seçim gecesinden başlayan tutarsızlık ve net olmayan durum süreç boyunca devam ettirildi. Hataları konuşmak yerine ben İnce olsaydım ne yapardım onu yazmak istiyorum aslında. Bunları yazarken İncenin CHP için temelli bittiğinin de altını çizmek istiyorum. Geriye dönse bile asla yeterli kabulü görmeyecektir.  CHP tabela partisidir sözünü asla unutmam unutamam aynı seçim gecesi gibi. Seçim gecesi öncesi kimsenin kafasında ince ile ilgili büyük bir soru işareti olmadığını düşünerek ben olsaydım süreci nasıl yürütürdüm ona bakmak istiyorum.

Seçim gecesi ne olursa olsun alkol almazdım yemek yemezdim o yorgunlukla ve perişanlıkla seçmenin karşısına her saat başı çıkar gerekli açıklamayı kendim yapardım. İki gün boyunca gerekirse aç kalacağız susuz kalacağız ama sandığın başından ayrılmayacağız diyen birisine bu yakışırdı. CHP genel merkezini uygun bir dille uyarır ve sonuçlarla ilgili bir açıklama yapmalarını isterdim. Sabaha doğru bir basın açıklaması yaparak avukatlara hazır olmalarını gerekirse her türlü hukuki yolu deneyeceğimizi söylerdim. Yüksek seçim kurulunun önünden bir dakika ayrılmaz sandıklar ve çuvalların üzerinde köfte ekmek yerdim. Seçimi ve yenilgiyi kabullenmek adına yapacağım basın açıklamasında bütün sandık görevlilerini ve bekleyen avukatları onore ederdim. Son sözlerim ise bunun bir dönüşümün ilk adımları olduğunu ve kazanana kadar asla pes etmeyeceğimi söyleyerek kapatırdım konuyu.

Aday gösterildiğim gün vermiş olduğum sözlere bağlı kalarak uzun bir süre sessizliğimi korur ve gerekli ortamın gelişmesini beklerdim. Hızlı, plansız ve sert açıklamalar yerine yavaş, planlı ve yumuşak açıklamalar yapardım. Kılıcı ne zaman çekeceğini bilmeyen krallar savaş meydanında hezimete uğrarlar tarih hep bu şekilde cereyan etmiştir. Savaş meydanında bütün dengeleri düşünmek gerekir aksi halde büyük bir ordu bile olsa elinde yenilgiyi kucağında bulursun. Bu örneği neden veriyorum yerel seçim gücü elinde olan bir genel merkeze karşı ne zaman hareket edeceğini bilmen gerekiyor aksi halde satılırsın ortada kalırsın. Sayamayacağım kadar çok gerekçede dahil olmak üzere aslında suçlu CHP değil sayın incenin ta kendisidir.

Hırsı, ne oldum delisi olması ve düzgün kararlar verememesi yüzünden parti içindeki en güçlü muhalif lideri kendi kendine yok etti. Onu destekleyenlerin desteklemeyenlerden daha çok kızmasının da sebebi tamamen bu aslında kendisinin kaybetmesine sebep olduğu gibi tek güçlü şanslarını kaybeden muhaliflerin de büyük bir üzüntüye girmesine sebep oldu.

Ben şahsen seçim gecesi saat dört sularında bütün inancımı kaybettim ve asla bir daha geri gelmedi. Belki de her şerde bir hayır vardır sözü doğrudur. Son dönemde güçlü bir çıkış ivmesi yakalayan genel başkanımız ve parti için bu bir bütün olmak adına iyi bir şans olacaktır. Aslında bu olay bütün partililerin kendisi adına özeleştiri mekanizmalarını çalıştırmaları gerektiğinin bir işaretidir. Ne olursa olsun bu ülkede demokrasinin dinamosu her zaman CHP olacaktır ve bu dinamoyu iktidar yapmak her Türk vatandaşı için hayırlara vesile olacaktır. Son kale CHP dir demokrasi savaşında asla unutmayalım.               

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Savaş Bektaş Arşivi