Mithat Direk

Mithat Direk

Güç Zehirdir!

Güç Zehirdir!

Güç ya da diğer adıyla muktedir olmak insana ego verir. Ego yükseldikçe insan adaletten uzaklaşır, zorbalığa başlar. Prusya Kralı II. Friedrich Berlin yakınlarında Potsdam'da yeni bir saray yaptırmak ister ancak küçük bir sorun vardır. Arazi içinde bulunan bir değirmenci, kralın görevlendirdiği kişiler tarafından mülkünü satması için ikna edilemez. Değirmenci, mülkün ailesinden miras kaldığını ve asla satmayacağını beyan eder. Bunun üzerine II. Friedrich değirmenciyi sarayına çağırır ve isteğini bizzat dile getirir. Yeniden ret cevabı alması üzerine ''Sen benim kral olduğumu bilmiyor musun?' diyerek hiddetlenir. Bunun üzerine de değirmenci ‘Haklısınız efendim; ama siz de biliniz ki Berlin'de hâkimler var!’ şeklinde karşılık verir. Saray yapılır ama o küçük değirmen orada kenarda kalır. Alman imparatoru, “Demokrasi bana her sabah taze ekmek kokusu ile birlikte gelir.” der. Düşünceleriyle Fransız devrimini etkileyen Jean-Jacques-Rousseau Toplum Sözleşmesi adlı eserinde yasama, yürütme, yargının iç içe geçmemesi, özgürlüklerin güven altında olması gerektiğini belirterek, güç dengesinin nasıl olması gerektiğini açıklamıştır. Tarihe yön veren birçok düşünür de gücün kontrol edilmesini, gücün kontrol edilmemesi durumunda bunun adaletsizliklere meydan vereceğini vurgulamışlardır. Nitekim Necip Fazıl ünlü eseri Reis Bey tiyatrosunda da aynı konuyu işlemektedir. Meslek hayatının en büyük hatasını güç nedeniyle işlemiş olan hâkim, bazı durumlarda gerçeklerin sadece somut olanla değil merhamet, psikoloji ve anlayış gibi soyut kavramlarla da açıklanabileceği gerçeğini kavrar. Haksız yere astırdığı genç, Reis Bey’in hayatını değiştirecektir. İlk iş olarak hâkimlikten ayrılan Reis Bey, emekli ikramiyesini gencin dadısına bağışlar. Gencin sürekli gittiği ve ayaktakımının bir araya geldiği mekânlara gitmeye, oradaki insanları doğru yola yöneltmeye çalışır. Bu mekânlarda sürekli iyilik ve merhamet üzerine konuşmalar yapar. Hatta bir gün konuşması o kadar etkili olmuştur ki oradaki tüm kabadayıların yanlarındaki silah ve bıçakların tamamını toplamıştır. O esnada kumarhaneyi polis basar. Baskın anında kumarhanenin garsonu, ocakta sakladığı eroini de gizlice Reis Bey’in cebine atar. Üzerinden eroin ve birçok silah çıkan Reis Bey, tutuklanır ve hapse atılır. Gerçek ortaya çıkıncaya kadar hapishanede kalan Reis Bey, merhamet duygusunu ruhunun derinliklerinde hisseder. Elbette devletin gücü de demir yumruğu da olacaktır ancak bunun sosyal boyutlarının ihmal edilmemesi gerekir. Bu bakımdan liderlerin gücü adaleti zedelemeyecek şekilde kullanması, adaletin üzerinde bir güç tanımaması en önemlisi de takiyye yaparak adaleti zedeleyenleri ayıklaması şeklinde olmalıdır. Hemen her karar vericide bulunması gereken budur. Bunun gerçekleşmesi için karar vericinin ahlaklı olması birincil faktördür. Zira ahlak yoksa kolay bir şekilde takiyye yapılması, adaletin zedelenmesi kaçınılmaz olmaktadır. Bu nedenle etrafta kimse yok iken de aynı davranışı sergilemek, ahlaklı ve adalet duygusuna sahip olmanın göstergesidir. Basitçe, eğer bomboş otoparkta aracınızı doğru şekilde park ediyorsanız, ahlaklı davranıyorsunuz demektir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mithat Direk Arşivi
SON YAZILAR