Kalıp Yargı
Ön yargıyı herkes bilir.
İnsanların bir konu veya herhangi bir kişi grup hakkında gerçek bilgi ve deneyimlerine dayanmayan tamamen çevresel faktörler, medya etkisi veya kişinin eğitimi, kültürü gibi birçok etkenden dolayı, önceden edindiği genellikle olumsuz düşünceye sahip olma durumunu ifade eder.
Kalıp yargı ise, toplum tarafından onaylanmış benimsenmiş kabul edilmiş düşünce yapılarıdır. Bu düşünceler kalıplaşmış değiştirilemeyen, genelleşmiş ifadeler olarak da bilinir. Bunların çoğunun bilimsel bir gerçekliği de yoktur.
Kalıp yargılar, toplumlarda aynı inancı, aynı yaşam tarzını, aynı düşünce yapısını taşıyan bireylerin, grupların oluşturduğu ve onlar sayesinde tüm genele yayılan kalıp yargılar olabildiği gibi, evrensel olarak kullanılmış, kabul edilmiş, yaygınlaşmış olanlarda vardır. Bunları silmek mümkün değildir.
Önyargı ve kalıp yargı kavramları arasındaki fark;
Önyargı daha bireysel bir düşünce yapısıdır.
Öğrenerek, bilgilenerek kişi önyargılarını değiştirebilirler.
Kalıp yargı ise; çoğunluğun sahip olduğu düşüncelerden yola çıkarak bunu özele taşımaktır.
O kadar çok ve farklı kalıp yargılar vardır ki kişiler bu yargıları tek başına değiştiremezler. Mesela yeni doğmuş bir kız çocuğuna mavi tulum giydirmiş birini göremezsiniz. Giydirse bile aldığı eleştiriler sonucu hemen pembesini almak zorunda kalır. Bir kanun gibi kız çocuklarına pembe, erkek çocuklarına mavi kıyafetler alınır. Ve bu evrensel bir kalıp yargıdır.
"Erkekler ağlamaz"
"Kadınlar çok konuşur"
"Pahalı ürünler kalitelidir"
Tüm bunlar toplumun görünmeyen kuralları gibidir. Ve bu kalıp yargılar, insanların hayatını tehdit olarak algılamasında etkili olmuşlardır. Dışlanma kaygısı bunlardan biridir. Bir diğeri yargılanmamaktır. Toplumumuzda özellikle cinsiyet kalıp yargıları çok yaygındır. Bunların dışına çıkmak ayrımcı davranışlara yol açabilir. Bir kadının madencilik mesleğinde çalışması veya bir erkeğin hemşire olması gibi. Kalıp yargılar çocukluktan itibaren kulaktan duyma şeklinde kişide oluşur. Hatta bu durum çocuk oyunlarına bile yansımıştır. Uçurtma erkek çocuğu ile özdeştirilir. Kırda çiçek toplamak kız çocuğuna giydirilmiştir. Bunun gibi henüz çocukluk döneminden itibaren bilince yerleşen bir çok kalıp yargı yetişkinlikle beraber bireyde pekişir. Değiştirmek de oldukça zordur.
Son olarak şunu söyleyebiliriz. Kalıp yargılardan ön yargılara giden bir süreç vardır. Ve burada yapılması gereken şey birey ve toplum olarak davranışlarımızın önyargıya dönüşmemesi için bilgilenerek, sorgulayarak ve başkalarına empati yaparak düşüncelerimizin ayrımcılığa gitmemesine özen gösterebilmektedir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.