Tarih dersini öğrencilik yıllarında pek de fazla seven olmaz, sebebi çok tarih vardır birbirine karıştırılır. Din dersi de pek sevilmez. Onda da ezber çoktur. Birde başka bir dil öğrenme zorluğu vardır.

İnsan yapısı gereği her zaman kolay olanı ister kolay olanı tercih eder. İşte bu nedenden günümüzde artık çoğu şey okunup araştırılmak yerine sunulanlardan öğreniliyor. Son zamanlarda moda gibi bir akım var tarih gibi din de artık diziler üzerinden pompalanıyor. Televizyon etkisi diye bir etki var.

Yapılan araştırmalar göstermiştir ki; İnsanlar haber almak, bilgi edinmek ve eğlenmek için kitle iletişim araçlarından olan televizyon ekranı karşısında daha çok vakit geçirdikleri ortaya çıkmış. Toplumda daha yaygın bir araç olması, kolay ulaşılabilirliği ve hızlıca tüketilmesi nedeni ile daha popüler hale gelmiş ve kanalların artması ile de bu bir iş sektörü haline gelerek rekabeti doğurmuştur.

Bu nedenle ekran sahipleri daha çok kişiyi ekrana bağlayabilmek için insanların ilgi ve alakaları doğrultusunda hareket ederek tarihi diziler çekme girişiminde bulunmuşlardır. İnsanlar da verilenin doğruluğunu araştırmadan, sorgulamadan alma eğiliminde oldukları için ne kadarı gerçek ne kadarı kurgu olduğunun ayrımı noktasında blinçli değillerdir. Hal böyle olunca, şimdilerde din üzerinden de aynı kurgular yapılmaya başlanmıştır.

"Dizi Tarihi" "Dizi Dini"gibi yeni kavramların hayatımıza girmesi kaçınılmaz gibi görünmektedir. Çünkü verilenler içerisinde doğruluk payı yüzde 2’lik olan bir dini yaşam şeklini bir toplumun dini hayatı olarak yansıtmak bir yana birde modernliği ön plana çıkarmak çabası var ki oda çok yanlışla sunuluyor ayrı bir konu. İnsanları yanlışlarla besleyen bir alana dönüşmek üzere.

Kırımlı bir ailenin dini yaşamını koca bir ülkenin dini yaşantısı gibi sunmak, dini algıyı yanlış davranışlarla anlatmaya çalışmak, okumayan araştırmayan bir dindar profili çizmek ve toplumun değer yargılarını hiçe sayarak kutuplaştırmaya itmek, insanlara bir şeyler vermek niyetinden çok kar amacı güden bir şirkete has bir tabloyu ortaya koymaktadır. Ekran kaygısı ile yapılan bu tür yapımların niyeti açık. Meseleleri insanları eğlendirirken bilgilendirmek, öğretmek, anlatmak olsaydı eğer, en azından bu alanda uzman olan kişilere danışılarak yapılırdı. Psikolojik dizilerde gösterilen hassasiyet ülkenin yüzde 99’unun yaşadığı bir dini yaşam üzerinden yapılan dizilere gelince neden gösterilemiyor düşündürücü.