Hayvancılık ülkesiydik. Maalesef hayvancılığımız bitti ve hayvan ithalatına başlamıştık. Tarım ülkesiydik. Tarımda en önemli ürünlerden biri buğdayı ithal eder hale geldik. Tarım ve hayvancılık ülkesi Türkiye, maalesef üreticisinin yüzünü güldürmekten çok uzağa düştü.

Bunları düşünürken, bir bilgi geldi. Konya Şeker 39 milyon 282 bin TL, şeker pancarı üreticilerinin hesabına para yatırmış. Hemen aradım, sordum. Ve bu para tamamen avansmış. Yani şeker pancarı üreticisi, daha pancarının üretimini tamamlamadan, pancarını Konya Şeker’e teslim etmeden avans olarak bu parayı almış. İşte üreticiye destek en temelde budur. BU şeker pancarı üreticisi üretmesin de ne yapsın?

Tabii ki konu bu kadarla sınırlı değil. Pancar üreticisi son iki buçuk ay içerisinde, bayram avansı da dahil olmak üzere, 5 kere bu şekilde avans almış. Ve bu hafta içinde aldığı 39 milyon 282 bin TL avans, son iki buçuk ayda, Konya Şeker’in, şeker pancarı üreticisine verdiği 6. avansmış. Toplamda da, 2019-2020, kampanya döneminde, üreticiye, 510 Milyon 835 Bin 94 TL destek sağlamış.

Üreticiye destek budur. Yani üretici öyle lafla, sözle, nasihatle, desteklenmez. Üreticiye destek olunacaksa, üreticinin eksik lan ekipmanlarını alacaksınız, parasal gücünü arttıracaksınız aksi halde gerisi havanda su dövmektir.

Bu destekle, üreticiler, kredi ihtiyacından ve bunun faiz yükünden kurtuluyorlar. Yani ihtiyaçları için kredi çekip, bankaların faiz sarmalında boğulmuyorlar. Diğer taraftan üreticinin tarlada, ahırda, ağılda, bağda, bahçede işlerinin aksamadan devam etmesini sağlarken, bölge ekonomisine de nakit girdisi sağlayarak çarşının pazarın canlanmasına vesile oluyor.

Aslında bu destek sadece üreticiye değil, aynı zamanda, üreticinin çevresindeki, bakkala, markete, kasaba ve tüm iş kollarına da destek haline geliyor.

Bu büyük hareketin başında bulunan, 25 ve 26. Dönem Karaman Milletvekili ve Pankobirlik Genel Başkanı Recep Konuk’un açıklaması aslında her şeyi özetliyor: Konuk “Bizim birinci önceliğimiz üreticinin gücüne güç katmak. Daha çok üretmesini, üretirken karşılaştığı zorlukları dayanışma ile üretimine zeval gelmeden aşmasını sağlamaktır. Bir şahıs şirketinin, bir sermaye şirketinin başarı ölçütü kârlılıktır. Bizim başarı ölçütümüz ise tarladaki üretimin aksamadan sürmesi, üreticimizin ekerken de, biçerken de, sökerken de bir başına, desteksiz kalmaması ve en önemlisi emeğinin karşılığını almasıdır.” Diyor.

İş bununla da sınırlı değil. Bakın geçtiğimiz günlerde Tarım Bakanı Pakdemirli ayçiçeği fiyatını 2500 TL/Ton olarak açıkladı. Konya Şeker, ayçiçeği üretiminin gelişme aşamasında olduğu Konya’da, üretimi teşvik etmek, ayçiçeği tarımında üretim alışkanlığını yerleştirmek için ülkemizde ayçiçeğine yine en iyi fiyatı veren kurum oldu. Konya Şeker ayçiçeği fiyatını da 2665 TL/Ton olarak açıkladı.

Ayçiçeği ile ilgili haberlerin ayrıntılarını bugünkü gazetemiz içerisinde bulabilirsiniz. Ancak şunu iyi görmeli ki; ayçiçeği için en fazla fiyatı veren, şeker pancarı ve ayçiçeği üreticisini düşünen, Hatta ülkede üretimin temeline oturan unsurlardan birisi olan Konya Şeker’e ne kadar teşekkür etsek azdır. Bu teşekkür öyle alelade bir sebepten dolayı değildir. Konya Şeker’in yaptığı bu katkılar sanki sadece üreticiye verilen katkı gibi gözükebilir ama aslında bu katkılar aynı zamanda esnafa, iş adamına, tüm kamuoyuna ve de Devlet’e verilen bir katkıdır. Bunu unutmamak lazımdır. İşte asıl teşekkürü bundan dolayı hak etmektedir.

Tabii ki Konya Şeker’in bu duruma gelmesinde, Belediye Başkanlığından bu yana sürekli Devlet’e hizmet etmek konusunda daha fazla neler yapabileceğini hedefleyen Pankobirlik Genel Başkanı Recep Konuk’un katkılarını ve etkilerini unutmamak gerekir. İşte “milli” denilen şey tam da budur.

İyi ki varsın Konya Şeker, iyi ki varsın Recep Konuk.