Erhan Dargeçit

Erhan Dargeçit

Siyasi parti mi, SSK mı?

Siyasi parti mi, SSK mı?

Türkiye’de kurulmuş bulunan hâlihazırda 166 tane siyasi parti olduğunu biliyor musunuz? Yani siyasete bu kadar güvenin olmadığı ve de bu kadar çok sayıda siyasi partisi olan ender ülkelerden olsak gerek.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine göre Türkiye’de aynen ABD’de olduğu gibi iki partili bir sistem yaratılmaya çalışılmaktadır. Ve de bu sistem Türkiye’de Ak Parti ve CHP üzerinden ilerlemektedir. Cumhuriyetçi CHP ile Demokrat Ak Parti…

Aslında bu 166 partinin ideolojik olanlarını yani Vatan Partisi gibi, TKP gibi ideal uğruna savaş verenleri çıkarırsak gerisi ya Ak Parti’nin ya da CHP’nin yanında olmak kaydıyla başarılı olabilirler. Şimdi ben bunu yazdığım için diğer partililer kızacaklar ama bu gerçeği onlar da görmeliler. Bunu görmüyor olmak sadece “siyaset cehaletini” gösterir.

Aslında bunun en güzel örneğini son seçimlerde yaşadık. Altılı masa denilen ucube oluşumun temelinde CHP’ye yandaş olanlar vardı. Yani DEVA Partisinin, Gelecek Partisinin, Saadet Partisinin bir daha bu kadar milletvekili çıkarabileceğine inanan var mı aranızda? Veya Türkiye genelinde toplam oyunun 1 milletvekili çıkarabileceği tartışmalı olan DP’nin 3 vekil çıkarabilme gücü olduğuna inananlar var mı? Onları bırakın İyi Parti’den umutlu olan var mı? Bu “altılı masanın” dinamiği CHP idi.

Diğer taraftan, MHP, BBP, Hüdapar, YRP gibi partilerin bir daha bu kadar başarılı sonuçlar alacaklarına inanıyor musunuz? Buradaki dinamik de malumunuz Ak Parti idi.

Bundan sonraki siyaset süreçleri de aynı şekilde sürüp gidecektir. Yani önümüzdeki seçimlerde de olacak olan farklı değildir. CHP ve etrafında olacak partilerle; Ak Parti ve etrafında olan partiler seçime gireceklerdir. Ama illaki bu oluşum toplam 166 partiyi kapsayacak bir birleşme olamayacaktır.

Şimdi birçoğunuzun aklına şöyle bir soru gelebilir: “Nasıl olacak da siyaset gelişecek” derseniz bunun cevabı ayrı.

Yıllardır siyaset yapan ve de artık partisinden memnun olmayan siyasetçi dostlarıma, ziyaretime geldiklerinde söylediğim bir şey vardır. Kendilerine bir fikir kulübü veya fikir derneği şeklinde bir oluşum yapmalarının siyaseti tabandan yakalamak adına çok önemli olduğunu belirtmişimdir.

Ve şimdi bu durumun farkına varan başka siyasetçilerin olduğunu da görmek doğrusunu söylemek gerekirse beni çok memnun etti.

Geçtiğimiz Pazar günü eski bakanlardan Bağımsız Ankara Milletvekili Koray Aydın Konya’da idi. Koray Aydın bildiğiniz üzere MHP kökenli bir siyasetçidir. Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, MHP Genel Sekreterliği, TBMM Başkanvekilliği İyi Parti Genel Başkan Yardımcılığı gibi görevlerde bulundu. Ayrıca 1991-1995 yılları arasında, 1999-2002 yılları arasında ve de 2007-2015 yılları arasında milletvekilliği görevlerinde bulundu. 2018 seçimlerinden itibaren de milletvekilliği görevine halen devam etmektedir.

Koray Aydın 1990’lı yılların başından beri siyaset sahnesinde yer alan ve değerli bir siyasetçidir. Ve de Türk siyaseti içerisinde bir yeri vardır, bunun olması da devam etmelidir.

Ben bazı siyasetçilerin nasıl olursa olsun siyasete devam etmeleri taraftarıyım. Çünkü bir siyasetçi kolay yetişmiyor ve yetişmiş siyasetçilerimizi de kolayca harcamamalıyız diye düşünüyorum. Koray Aydın da bu siyasetçilerimizden birisidir.

Konya’da da bu şekilde düşündüğüm isimler vardır. Mesela Mehmet Emin Altunel bunlardan biridir. Konya siyasetinde olması gereken bir isimdir. Mesela birisi Nurdoğan Okur’dur. Konya siyasetinde olmalıdır. Bu isimler gibi çok isim var aklımda. Bir gün bunu da kaleme alayım.

Kaldığım yerden devam edeyim. Bakan Koray Aydın Konya’da idi. Burada dostlarıyla, dava arkadaşlarıyla bir toplantı yaptı. Bu toplantıda güncel ülke siyasetinden bahsetti. Bunlara ayrıntılı bir biçimde girmeyeceğim. Konuşmanın sonunda Bakan Aydın ne yapılması gerekliliğine çok çalıştıklarını belirtti ve bir STK oluşturacaklarını belirtti.

Yani Fransa’da, İtalya’da olduğu gibi bir STK kurarak toplumun sorunlarını burada ortaya koyup, halkın örgütlenmesini de burada sağlamak düşüncesinde olduklarını ifade etti.

Anlayacağınız yeni bir siyasi hareket geliyor ama bu siyasi hareket partileşmek üzere gelmiyor. Koray Aydın “Yeni yılla birlikte ocak ayında bir STK kuracağız, Parti kurmayacağız. Cumhurbaşkanlığı seçimini hedef alacağız” diyerek toplantısını bitirdi.

Bu şekilde örgütlenme yeni bir siyasi şekil. Mesela Fransa’da Emmanuel Macron'un kurduğu La République En Marche (LREM) hareketi bunun en güzel örneklerinden birisi. Bu hareket, 2016 yılında kuruldu ve 2017 Fransa başkanlık seçimlerinde büyük bir etki yarattı. Macron, bu hareketin desteğiyle Fransa'nın en genç cumhurbaşkanı seçildi.

Burada da eğer hareket kendisini “Recep Tayyip Erdoğan karşıtları” derneğine çevirmezse, toplumun sorunlarına eğilebilirse, amaç “AKP düşmanlığı” diye ortaya çıkmazsa, “Erdoğan önce bunu söylediydi şimdi bunu söyledi” gibi siyasetten uzak, hamasete tevessül etmezse bence başarılı olmaması için hiçbir neden yok.

Bakan Aydın tabii ki bir manifesto hazırladıklarını da belirtti. Bu manifestoyu da görünce STK içeriği çok daha net ortaya çıkacak ve o zaman muhakkak yine konumuz olacaktır. O zaman ne yapıp ne yapamayacağını daha iyi değerlendirme şansımız olacaktır. Şimdilik sadece “hayırlısı olsun” demek yeterli olur sanırım.

Dostlukla kalın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Erhan Dargeçit Arşivi