Erhan Dargeçit

Erhan Dargeçit

İyi Partililer tahlili iyi yapmalılar

İyi Partililer tahlili iyi yapmalılar

Aslında bu konuda yazmak istemiyordum işin doğrusu. Çünkü Meral Akşener’in siyaset konusunda çok çok yetersiz olduğunu zaman zaman yazdım ve hala da aynı kanıdayım. Eski kasaba politikasıyla şimdi siyaset yapmanın imkanı yoktur. O nedenle de çok ilerisini göremediğim İyi Parti’nin hakkında konuşmak çok önemli değil bence. Ama bu konuda fikrimi soranlar çoğalınca yazmak zorunda kaldım.

Meral Akşener geçtiğimiz hafta sonu Afyon’da partisini topladı. Politikanın “çokbilmişleri” hemen bu toplantıya bir anlam yüklediler. “26 Ağustos, Kocatepe, Büyük Taarruz ve Akşener mesaj vermek istedi”. Ben hemen söyleyeyim mesaj falan yok, epeydir sessiz kalan, 24 Haziran’da genel başkanlık seçiminden beri sesi çıkmayan Akşener için partiyi toplayabileceği en uygun zamandı. “Büyük Taarruz” da sebep olur, tüm teşkilatlarını da çağırıp kalabalık bir miting yapabiliriz düşüncesinin tezahüründen başka bir şey var mıdır bilmem? Öteki türlü sanki her sene Büyük Taarruz kutlayan bir Meral Akşener mi var ki siyasette?

Her neyse burada yaptığı mitingde İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener yine CHP’ye verdi veriştirdi. Kılıçdaroğlu’nu eleştirdi. Yerel seçimlere ayrı ayrı girmeyi teklif etti. Yani yerel seçimlerde de umutsuzluğu şimdiden aşılamaya başlayan bir genel başkandır Meral Akşener.

CHP’li seçmen ve İyi Partili seçmen burayı iyi okumalıdır. Seçimlerden bir yıl önce ittifak kurulmuştur ve her seferinde Akşener “Kılıçdaroğlu’nun seçilemeyeceğini” söyleyerek görünürde Kılıçdaroğlu’nun adaylığını engellemeye çalışmış ama aslında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve Ak Parti’nin ekmeğine yağ sürmüştür. Kendi potansiyel adaylarının seçilemeyeceğinin propagandasını yapmak o ittifakta bulunan bir partinin genel başkanına yakışır mı? Siyasetten anlayan bir genel başkan bunu yapar mı?

Seçim öncesi ittifak partilerinin isteği ile Kılıçdaroğlu aday olmuştur. Akşener masayı devirip gitmiştir. “6’lı masa yıkıldı” imajını seçmene vermiştir. Ardından tekrar o masaya oturmuş ve seçmende güvensizlik oluşturmuştur. Masayı yıkıp gitmek ayrı bir yanlış, ardından tekrar gelip oturmak ayrı bir yanlıştır.

Bu arada seçim öncesi Ekrem İmamoğlu veya Mansur Yavaş hizbi oluşturmaya çalışmak ayrı bir engel teşkil etmiştir. Neyse ki İmamoğlu ve Yavaş, Meral Hanım’dan daha tecrübeli politikacı olduklarından bu hataya düşmemişlerdir. Ancak bu girişim seçmende “İmamoğlu veya Yavaş aday olursa oy veririm; Kılıçdaroğlu olursa vermem” propagandasını geliştirmiştir.

Halbuki bir genel başkan olarak Meral Akşener, İmamoğlu ya da Yavaş yerine “ben adaylık istiyorum” dese daha ayakları yere basan bir hareket olacaktır. Yani cumhurbaşkanlığını bu iki belediye başkanına layık görüp, ülkeyi yönetebileceklerini belirten Akşener kendisinde bu yeteneği görmüyor mudur sizce? Mesela ülkücü olduğunu saklamayan Mansur Yavaş Meral Akşener’e göre ülkeyi yönetebilecek kapasitede bir politikacı. Aynı şekilde Mansur Yavaş bence İyi Parti’yi de daha iyi yönetemez mi?

Tüm bu olanlara karşılık Meral Akşener seçimi kaybetmede hiç dahili olmadığını anlatıyor. Kazanmak için çok çırpındığını anlatıyor. Yukarıda yazdığım şeyler herkesin gözü önünde olan şeyler değil mi?

Akşener, yerel seçimlere giderken hafta sonu şimdi de “ayrı ayrı partiler olarak seçimlere girelim” diye bir propaganda taarruzu başlattı. Şimdiden seçmeni etkilemeye dönük bir “kasaba politikası”. Peki bu propaganda kime yarar? Millet İttifakı olarak yerel seçimlere girmeye karar verilirse, Millet İttifakı’na mı yarar, Cumhur İttifakı’na mı? Bu arada İyi Parti’de Akşener’in yakınında siyaset yapanlar da bu propagandaya “Ankara’da ve İstanbul’da mevcut belediye başkanlarına destek veremeyebiliriz” diye katkıda bulunuyorlar.

Genel seçimler öncesinde Meral Akşener’in yaptıklarını düşününce şimdi de buna benzer şeyleri yerel seçim öncesi yapmaya başlayınca tabii ki akıllara Meral Akşener’in Millet İttifakı’na mı yoksa Cumhur İttifakı’na mı daha yararlı olduğu konusu gelmiyor mu?

Ve tüm bunlara son olarak şunu ekleyeyim deneyimsiz ve tecrübesiz politikacılar şimdiki zamanda Türkiye’de siyaset gerçeklerine ayak uyduramazlar. Silinir giderler. Bu seçmen önünde sonunda yapılan bu hataların farkına varır ve o koltuklarda oturmaya müsaade etmez. Buradan çıkan sonucun İyi Parti’nin Cumhur İttifakı’na yaklaşma isteği olduğu sonucu olsun istemem çünkü bu durum her şeyden önce İyi Parti’nin tabanına haksızlık olur.

Dostlukla kalın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Erhan Dargeçit Arşivi