Devletten yana tavır almalı
Bir yanlış anlamayı muhakkak değiştirmek lazım: Ülkenin şu andaki durumu, AK Partili, CHP’li, MHP’li veya başka bir partili olarak değerlendirilebilecek bir durum değildir. Değerlendirme yapacağımız durum “ABD, AB ve tüm emperyalist güçlere karşı onların yanında mı yer alacağız, karşısında mı?” durumudur.
Bugün bu durumda emperyalist güçlerin ortak bir hedefi vardır, o da Recep Tayyip Erdoğansız bir Türkiye’dir. Bu güçler, Erdoğan ülkenin başından indirildiği zaman, sonrasında bir hesaptan bahsetmemektedir. Sonrasının ne olacağı belli değildir.
Dolayısıyla bugün yapılacak en makul iş Devlet’i ve Devlet’in temsilcisi Cumhurbaşkanını desteklemek olacaktır. Bu destek, Devletin bekasıyla alakalıdır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’la, AK Parti’yle ilgili meseleler ülkenin iç meseleleridir. Ortada ülkemize devam eden bir saldırı varken, ülkeyi yok etmeyi amaçlayan projeler hayata geçirilirken; birinci planda önemli olan iç meseleler değil; dışarıya karşı topyekün bir direniş olmalıdır.
Eğer bir devlet olursa iç sorunlardan doğan kavgaları yapabilirsin. Ama ortada devlet kalmazsa soracak bir hesap da olmaz, yapacağın bir kavga da olmaz.
Tabii ki bu uyarıları yaparken, şunları da eklemek lazım: Öncelikle olayı AK Parti’ye güç vermek şeklinde anlamayın. Buradaki mevzu AK Parti mevzusu değildir. AK Partililer bu durumu kendileri de anlayamadıkları için anlatırken de sanki kendileri başarılı, diğer partililer başarısız gibi bir yöntem izliyorlar. Bunun doğru olmadığını da görmek ve bilmek lazımdır.
Buradaki mevzu partiler üstü bir mevzudur. Ülkesini sevenlerle, bilerek veya bilmeyerek ülkesinin karşısındakilerle işbirliği içerisinde olanlar arasında bir kavgaya dönüşmüştür bu durum.
Şimdi yapılması gereken burada yerini ve konumunu belirlemektir. Ya devletin bekası için devletle beraber olmayı seçeceğiz. Ya da devleti yıkmaya çalışanlara bilerek veya bilmeyerek payandalık yapacağız. Bu ikisinden birini tercih etme durumunu şu anda yaşıyoruz maalesef.
Dolayısıyla temel olarak bakış açısı böyle olmalıdır. Bunun dışında “geçmişte şöyle olmuştu, geçmişte böyle olmuştu” gibi serzenişlerin zamanı şimdi değildir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.