Emine Seda Sevinç

Emine Seda Sevinç

Bir damla su…

Bir damla su…

Kanat sesleriyle başını kaldırdı deve. Eğer bu gördüğü bir çöl serabı değilse bir leylekti. Havada yalpaladı ve devenin tam önüne düştü. Kafasıyla dürttü deve, gözleri yarı açık olan leyleği:"Hey dostum!"diye seslendi. "Öldün mü?" Leylek gözlerini araladı, derin bir nefes aldı ve doğruldu:"Ölmedim, ama biraz daha su içmezsem ölebilirim." Bunu duyan deve gülümsedi ve şöyle cevap verdi:"Yanlış yere gelmişsin o zaman. Burası çöl, suyu zor bulursun." Bu cevap karşısında şaşıran leylek şöyle bir soru yöneltti deveye:"E sen ne yapıyorsun peki buralarda?"

"Biz develer içtiğimiz suyu günlerce muhafaza edebiliriz. En son 4 gün önce su içmiştim." Kafasıyla bir yeri işaret ettikten sonra devam ettirdi cümlesini:"Şu taraflarda bir vaha olması lazımdı. 1-1,5 km uzaklıkta." Leylek su lafının verdiği heyecanla doğruldu yerinden:"E hadi gidelim o zaman" dedi ve yola koyuldular leyleğin hasretle aradığı suya doğru...

Aradan bir müddet geçmişti ki leylek uçtuğu yerden kendi kendine mırıldandı:"Meğer su ne kıymetli nimetmiş!" Bunu duyan deve acı acı gülümsedi ve şöyle dedi:"Keşke herkes kıymetini bilebilse. İnsanlar ellerindeki bir şeyin kıymetini yitirdikten sonra anlıyorlar. Ancak o zamana kadar iş işten geçmiş oluyor.

Uzmanlar 20-30 yıla kadar sularımızın tükenmeye başlayacağını söylüyor. Bunun en büyük etkeni olan insanlar suyu doğru kullanarak, tasarruf yaparak bu sayıyı arttırabilirler."

Anladığını belirten bir ifade ile kafasını salladı leylek. Deve konuya kendini iyice kaptırmış bir şekilde konuşmaya devam etti: "Mesela en basitinden diş fırçalarken su tasarrufu yapabilirler. Ya da bozuk olup su sızdıran muslukları tamir ettirebilirler. Böyle söyleyince pek bir önemi yok gibi ancak saniyede bir damla su yılda 6 ton su ediyor. Kısaca herkes kendi kendine tasarruf yapsa bu iş hallolur..."

İki dost konuşmaya kendilerini o kadar kaptırmışlardı ki çoktan suyun yanına vardıklarını bile fark etmemişlerdi. Leylek bir yandan suya doğru uçuyor, bir yandan da devenin dediklerini düşünüyordu. Kana kana su içerken ise aklında tek bir şey vardı:

Bize su gibi hatırı sayılır bir nimeti veren Rabb'imize şükretmemiz gerektiği...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Emine Seda Sevinç Arşivi
SON YAZILAR