Demiryolu Caddesi üzerindeki Şehit Aileleri-Konya Gazeteciler Cemiyeti ile Bilim Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü önündeki kavşakta kazalar sürücüleri canından bezdirmeye devam ederken yetkililerin sessizliği iyice çileden çıkarıyor

Bir kez daha inatla soracağım… Yine soracağım… Yarın da soracağım… BU KAVŞAK CEZALI MI?

Türkçesini yazdık anlayan olmadı, Rusça yazdık hiç anlamadılar, Almanca yazdık yine kimseden ses yok! Herhalde yetkililerin anlayacağı dili ben bilmiyorum.

Ya Allah aşkına bu sese kulak vermeniz için illaki birilerinin ölmesi mi gerekir?

Sürücülerin başlarına gelen kazalar girdikleri ekonomik zararlar sizleri hiç mi ilgilendirmiyor? Bizim bilmediğimiz bir nedenden dolayı buraya trafik lambası koymuyorsanız tamam.

Bir kez, bakın sadece tek bir kez diyorum. Sabah saat 07.30. ile 10.00 arası bu kavşağa gelin ister aracınızla ister yaya olarak tek bir hamlede kimsenin sinirini bozmadan, diğer araç sürücülerinin öfkeli homurtularına aldırmadan, özellikle İhsaniye istikametinden gelip te istasyon yönüne dönmek için karşıya geçerseniz inanın bir daha bu kavşak ile ilgili tek bir kelam etmeyeceğim

Ama inanın artık yeter yaaaa…

İnadı bırakın da buraya bir trafik lambası takın da hem sürücüler rahat bir nefes alsın hem yayalar. Bu kadar zor olmasa gerek…

ŞEHİT AİLELERİ PARKI GECELERİ MEYHANE GİBİYDİ  ŞİMDİ İSE…

Gelelim aynı kavşak üzerinde bulunan parkta yaşanan rezilliklere! Eskiden parkın görevlileri akşamdan pırıl pırıl bıraktıkları parka sabah geldiklerinde ilk iş geceden ortalık yere atılan, içki şişeleri, uyuşturucu almak için kullanılan su şişeleri, çöp poşetleri toplarlardı.

Şimdi neler topladıklarını söylemeye benim dilim varmıyor utanıyorum… Eskiden geceleri sadece meyhane idi şimdi  tövbe  tövbe …… Bu durum son bir hafta içerisinde aşırı derecede arttı bu arada söyleyim.

Ne olacak baktılar kimseden tepki yok yakalayan yok, gören yok, onlar da rahat rahat at oynatmaya başladılar.

Sözüm ona gençlerin bırakın ailelerinden, çevrede ki insanlardan utanmalarını hemen karşılarında gözlerinin içine batan ŞEHİT AİLELERİ DERNEĞİ'NDEN yani ŞEHİTLERDEN bile utanmaları kalmamış.

Nasıl bir gençlik ise, nasıl bir sosyal çöküntünün kurbanları ise ne edep kalmış ne utanma. Artık bunu söylemenin hiçbir manası yok. Biz bu parkın güzelliğini nasıl koruruz Şehit Ailelerine nasıl mahcup olmadan bir önlem alırız ona bakalım.

Şimdiye kadar kavşağa yazdığım yazılar gibi buranın durumuna da hiçbir yetkiliden ses gelmedi.

Ama ben bir kez daha hatırlatmak ve bir çözüm önerisi sunmak istedim.

Bakın bu parkın hemen yanında Seçim Kurulu Başkanlığının olduğu yerleşim yerinde günün 24 saati polis ekipleri bekler. Arası fazla değil 10 metre yok.

Ama parkın ağaçlarının arasında yaşanan rezillikleri görmeleri mümkün değil. Daha önce İl Emniyet Müdürümüz Şehit Aileleri Derneğini ziyarete geldiklerinde şehit aileleri bu sıkıntıları dile getirmiş arada bir ekip gelmesini istemişti. Ama olmadı.

Şimdi ben daha basit bir önlem önermek istiyorum. Bu yerleşkede görev yapan polis memuru arkadaşlar yine yerlerinde dursun ama en azından polis otoları bu parkın girişinde park etsin ve tepe lambası da yanık kalsın.

Valla niye yalan söyleyim çocukluğumuzda her sokak içerisinde dolaşan diğer arkadaşları ile belirli saat aralıkları ile düdükle durumlarını ileten Kahverengi Üniformalı  GECE BEKÇİLERİ ni özler oldum…

Hadi bakalım yetkililer benden bu kadar söz bir kez daha sizde…