Bundan 6 yıl önce Suriye’de iç savaşın yeni kızışmaya başladığı zaman, Otogar’ın önündeki parkta birkaç Suriyelinin çimenler üzerinde yaşadığı haberi gelmişti.Hemen oraya gitmiş onların yaşadıkları dramı sizlere aktarmıştık. Suriyeli mülteciler korkuyor, hatta fotografların çekilmesini bile istemiyordu.

Aradan geçen bunca yıldan sonra şimdi ise Suriyeli sayısı ülke genelinde 3.5 milyona ulaşmış ve Konya’daki Suriyeli sayısı ise kesin olarak bilinmemektedir. Ancak ilk zamandaki o korkan Suriyeliler gitmiş, işyeri açan ve Arapça tabelalar asan Suriyeliler gelmişti.

Konya’nın her yerinde bulunan Suriyeliler, artık aramıza girmiş bulunmaktadır. Onlarla birlikte sokakta yürüyor, evimize komşu oluyor veya iş yerimize komşu iş yerleri açıyorlar.

Dilimizi bilmedikleri için selamlaşmamız bir-iki sözcükle geçiyor; çoğu kez de acıma duyguları içinde büyük bir yokluk içinde var olmaya direndiğini düşündüğümüz bu insanları yüreğimiz burkularak izliyoruz.

Katil Esad’ın zulmünden kaçan bu insanların en azından Ortadoğu’daki kirli savaş bitene kadar zorunlu olarak ülkemizde kalacaklar diye biliyorduk. Ancak aradan geçen zaman sonrasında bu insanların gitmeye hiç niyetli olmadıklarını da görüyoruz. Dini bayramlar için ülkelerine giden kişilerin neredeyse yüzde 80’i nin geri gelmesi bize ister istemez bu duyguyu veriyor.

Şu ana kadar basına yansıyan Suriyelilerin geri dönüşü ile ilgili olarak aldığımız rakamlar çok minik. Son olarak İdlib’teki saldırıların ardından Türkiye dünyaya sınırları içerisine başka mülteci almayacağını duyurdu. Şimdi gözlerimizi alınacak olan kararlara ve yapılacak olan uygulamalar ile dünyanın bu konudaki yankılarına çevirdik.