Siyasi hayatımızda yaşanan son gelişmeler üzerine vatandaş haklı olarak 2018 yılında erken bir seçim olur mu diye tartışmaya başladı bile.Referandumun hemen ardından kısık sesle dile getirilen erken seçim tartışmaları Ak Parti ve CHP’de son yaşanan olaylardan sonra artık yüksek sesle dile getirilmeye başlandı.

Ülkemiz  son on yılda 7 genel ve yerel seçim ile 3 referandum gördü. Neredeyse her bir yılda bir halkımız sandığa gitmiş oldu. Ülkemizin gündeminde seçimler ve referandumlar büyük bir yer işgal etti. Demokratik ülkelerde fazla sayılan bu rakamlar ister istemez vatandaşlarda da sandığa karşı bir tutum yarattı.

Yapılan seçimler  ülkemizi ileriye, siyaseti istikrara ve yeni kadroların başa gelmesini sağladı. Bu ülkemiz için olumlu bir gelişme. Ancak, ekonomi ve çalışma hayatı  siyasete göbekten bağlı olan ülkemizde bazı sıkıntılar yaratmadı da değil.

İleri ülkeler Mars’ta üs kurmaya hazırlanırken bizim seçimlerle uğraşmamız, seçim nedeniyle çarkların durması  ve vatandaşın “neler olacak” beklentisi kısa bir süre de olsa durmamıza sebep olmaktadır. Bizim ülke olarak artık  çalışmaya, tarım ve sanayide üretimi artırmaya başlamamız gerekmektedir.

Bizim için 2018 yılında yapılması olası bir erken seçim büyük sıkıntılar yaratabilir. Referandumun hemen arkasından çalışmaya ve üretmeye başlayan sanayimiz yeni bir seçimi kaldırmayabilir.Bir ülke, çalışanların alın terlerini akıtmaları ile kalkınabilir.

İşsizliğin  resmi rakamlara göre yüzde 13’lere dayandığı ülkemizde en büyük seferberliklerimizden  biri üretim yapmaktan geçebilir. İşsiz insanlarımızın yanı sıra Nüfusunun büyük bir kısmı, diğer deyimle 16,5 milyon insanımızın yardım ile hayatını idame ettirmesi, kabul edilebilecek bir husus değildir. İşsizlik bir virüs gibi, ülkemizin imkanlarını kemirmektedir.

Artık bütün enerjimizi ve imkanlarımızı üretim üzerine odaklamalıyız. İşsiz gençlerimizi iş sahibi yapmak için yapılan kampanyaları desteklemeli, genç girişimcilere yeni imkan ve teşvikler sağlanmalıdır.

Artık şurası bir gerçektir ki işsiz  insana verilecek olan, aş ve iş güvencesi onları şahsiyetli yapacaktır. Bunun yanında çocuklarını iyi bir ortamda yetiştireceklerdir. Bir insanın yarınından emin olarak bir işi ve aşı, mutlu bir yuvası ve sağlıklı olması, asgari ölçüler içinde anayasal haklarıdır. Bu nedenle  erken seçim dedikodularını bir kenara bırakarak iş hayatımızı canlandırmalıyız.