Kemal Altınışık

Kemal Altınışık

Bu Gün 10 Kasım

Bu Gün 10 Kasım

Değerli okurlar bu gün 10 Kasım.  Mustafa Kemal ATATÜRK’ün sonsuzluğa gidişinin 83. Yıl dönümü. Büyük önder ve silah arkadaşlarının ruhları şad, makamları cennet olsun.

Anadoludabugün’ün saygı değer okurları, geçenlerde elime çok kıymetli tanburi, bestekar hafız ve hattat olan Kemal BATANAY hakkında yazılmış “KEMAL BATANAY: Bestekâr, Tambûrî, Hattat, Hâfız - Türk Hat Üstadları 3” adlı eseri elime geçti. Merakım nedeniyle inceledim ve Mustafa Kemal ATATÜRK ile ilgili bir hatırasını duygulanarak okudum. Bu hatıranın değerli okuyucular tarafından da bilinmesini arzuladım. Hatıra rahmetli BATANAY tarafından kısaca şöyle anlatılır:

Soğuk bir kış günü Cuma namazı için hazırlık yaptıktan sonra, biraz erken Koca Sinan’ın ustalık dönemine ait üçer şerefeli ve dörtzarif minareli Selimiye Camii’ne gittim. Camiavlusu hareketlenmiş, cemaat camiye girmeye başlamıştı. Bu ulu mâbed karşısında ecdadımızın büyüklüğünü bir daha derinden hissettim. İçimde camiye girip Kur’an okumak arzusu uyandı. Doğruca müezzin mahfilinde yer almış bulunan müezzinlere yaklaşarak hâfız olduğumu ve Kur’an okumak istediğimi söyleyerek izin istedim.“Bir subay, hem de hâfız” diyerek çok sevindiler ve “Tabiî, lütfedersiniz, buyurunuz, okuyunuz efendim” dediler. Mahfile çıktım, aralarında yer açtılar. Oturdum ve Kur’an okumaya başladım. Kısa zamanda da cami lebâlep doldu. Cemaat huşû içinde sessizce beni dinliyordu.Cuma saati geldi, ezan okundu ve ilk sünnet kılındı. Müezzinbaşı iç ezanı da benim okumamı işaret etti. Bu teklifi kabul ettim. Bütün vücudumu dinî bir heyecan sarmıştı. Hicaz makamında müessir bir ezan okudum.Namaz bittikten sonra cemaatin büyük ilgi ve sevgi gösterisi arasında kalmışken bir er bana yaklaşarak “Efendim, kumandanım sizi istiyor” deyince “Eyvah, resmî elbise ile ezan okuduğum için usule aykırı bir iş yaptık” galiba diye endişe ve korkuya kapıldım.Maiyeti ile avluda bekleyen kumandana yaklaştım. Bu Anafartalar’da savaşın akışını değiştiren dâhi, efsane kumandan Albay Mustafa Kemal idi. Heyecanım bir kat daha arttı. Ne ile karşılaşacağımı bilemiyordum.Bana “Oğlum, terbiye görmüş güzel bir sesin var. Okuduğun ezanı çok beğendim ve duygulandım. Seni tebrik ederim” deyince biraz rahatladım. İsmimi ve hangi kıt’ada bulunduğumu sorup yaverine not almasını söyledi. Ayrıca ezanı hangi makamda okuduğumu sorunca hicaz makamında okuduğumu arz ettim. Komutanım bana dönerek sonuna doğru birazda Hüseyni yaptın galiba deyince oldukça heyecanlandım ve Mustafa Kemal’in makamlara da hâkim olduğunu şaşkınlıkla anladım. Albay Mustafa Kemal maiyetiyle ayrılmadan önce bana döndü ve “Oğlum! Edirne’de kaldığımız süre içinde ben Cuma namazına hangi camiye gidersem sen de o camiye gelecek, iç ezanı okuyacaksın” dedi.“Başüstüne efendim” diyerek kumandanı selâmladım. Sonra Mustafa Kemal maiyetiyle beraber camiden uzaklaştı.

Hafta içinde yâveri Ali Rıza Bey beni arayarak Mustafa Kemal’in cuma namazı için hangi camiye gideceğini ve benim de orada hazır bulunmamı, Kur’an ve ezan okumamı, ayrıca durumun cami görevlilerine de bildirildiğini söyledi. Her Cuma günü erkenden hazırlık yapıp Komutanımın yâveri Ali Rıza Bey’den haber beklerdim.

Bu yazıyı Mustafa Kemal ATATÜRK’ün silah arkadaşı İsmet İNÖNÜ’nün 21 Kasım 1938 tarihinde söylediği şu sözle bitirmek istiyorum. "Devletimizin bânisi ve milletimizin fedakâr, sâdıkhâdimi, insanlık idealinin mümtaz siması, eşsiz kahraman ATATÜRK! Vatan sana minnettardır”. Allah rahmet etsin

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Kemal Altınışık Arşivi