Almanya Federal Meclisinden çıkan karar ilginç bir karar. Aslında bu kararı ilginç kılan kararın içeriği değil bence. Yani her hangi bir ülkenin bir başka ülkeyle ilgili olarak karar almasıyla o ülke soykırım yapmış olmaz. Malum olduğu üzere bu işler bilimsel meselelerdir. Tarih biliminin konusudur.

Dolayısıyla buradaki asıl ilginç gelen burası değil. Asıl ilginçlik Almanya’nın bir anda nedense Türkiye aleyhine böyle bir karar ortaya atmasıdır.

Acaba Almanya’nın bu işten karı nedir?

Öncelikle Türkiye’nin 2008 yılına kadar çok iyi bir yönetim sergilediği aşikardır. Kemal Derviş’le birlikte düzelme yoluna giren ekonomimiz AK Parti iktidarlarının da bu yoldan hiç sapmadan ekonomik kararları uygulaması neticesinde ülke gerçek anlamda bir ekonomik düzelme izlemiştir.

Ancak 2008’den sonra ne olduysa, oldu ve buna “AK Parti’nin kendine güveni” deyin, “AK Parti’nin egosu” deyin veya “kazanma sarhoşluğu” deyin ne derseniz deyin, bu sistemden kopulmuş ve ülkede geri geri gitmeye başlamıştır. 2013 yılında dünyanın 17. büyük ekonomisiyken 2014 yılında 19. sıraya düşmüş olmamız bu değişikliğin en bariz göstergesi olarak değerlendirilebilir.

Tabii ki 2008’den 2015’e dek görünen sürelerde izlenen politikaların yanlışlığının belki de getirdiği aşama da olabilir bu durum.

Ayrıca burada verilen mesajın içeriğinde Türkiye Cumhuriyeti’ndeki son gelişmelerin ve de kendine güvenin etkisi de olabilir.

Burada yapılması gereken körü körüne bir Ermeni düşmanlığı veya milliyetçilikten ziyade daha aklıselim bir düşünce olmalıdır.

Ahmet Davutoğlu’nun Başbakanlığı bırakma sürecinden itibaren incelersek ve de muhatabımız Başbakan’dır” açıklamalarını hatırlarsak aslında görüntü biraz ortaya çıkmaktadır.

Bugün Almanya böyle bir yol izlemiştir. Yarın belki başka ülkeler de bu kervana katılacaktır. Ama burada kendi ülkemizin çıkarları doğrultusunda politika üretmek ve kendi ülke çıkarlarımız doğrultusunda destek olmak sanırım doğru bir yol olacaktır.

Anlayacağınız üzere konu hassastır. Ve bazı durumları açıklamak maalesef çok zordur. Dolayısıyla bu konuyu bu tür bir değerlendirmeyle bırakmak sanırım en iyisi olacaktır.

İyi hafta sonları…