Ortada o kadar çok iş arayan vatandaş var. Ancak çok ilginçtir, o kadar çok da eleman arayan işyeri var. Nedense bunlar bir türlü bir araya gelmiyor. Halbuki dışarıdan baktığınızda bu iki taraf birleşse işsizlik sorunu bitecek gibi gözükmekte.

Neden bu iki kesim bir araya gelmiyor sanırım bunu bir incelemek lazım. İşini iyi yapmak, vicdani bir sorundur. Aynı şekilde elemanın hakkını verebilmek de vicdani bir sorundur. Eğer gerek eleman, gerekse işveren vicdani sorumluluklarını taşırlarsa ortada pek de sorun kalmaz. 

Ama maalesef şimdilerde işverenden daha çok çalışan bu vicdani düşünceden daha uzak duruyor. 3 kuruşluk katkısı olmayan biri 10 kuruş para isteyebiliyor. Tüm sosyal haklarını alan birisi, sosyal haklarını almadığını gönül rahatlığı ile söyleyip, açgözlülük yapabiliyor.

Yani “iyi” işveren bulmak, “iyi” eleman bulmaktan kolay hale geldi. 

“İnsan kaynakları konusunda uzman bir genel müdür, firmaya yardımcı eleman aramaktaydı. Gelen müracaatlar arasında bir tercih yapabilmek için kılık kıyafet, fizik ya da diyaloglardaki maharetten çok, işgücü ve dikkat üzerindeki detaylardan emin olmak istiyordu. Çünkü işleri, sevkiyat ve kalite dengeleri üzerinde durmaktaydı.

Tam bunları düşünerek işin içinden nasıl çıkacağını düşünürken, tam işyerinin önündeki kavşaktan acı bir fren sesi ve çığlıkların geldiği duyuldu.

Müdür ,iş müracaatı için sıraya giren adaylara dönerek:

-Lütfen caddeye giderek dışarıda neler cereyan ettiği hakkında bilgi getiriniz bana.

Tüm elemanlar acele ile caddeye çıkarak, olay mahalline giderek, kendilerince yorumlar yaptılar.
Hiçbiri tatmin edici değildi. İçlerinden orta yaşta olanı cebinden bir ajanda çıkararak anlatmaya başladı.

- “Beyefendi, işyerinizin iki sokak altındaki Levent kavşağında, 34.......plakalı sarı renkli ....markalı özel bir araç ile //.....plakalı,.... markalı siyah, ticari plakalı bir araç kavşakta karşılaşmış, kazada ölen ya da yaralanan olmamasına rağmen özel araçta büyük hasar tespit edilmiştir. Bütün olaylar trafik tutanaklarınca şahitler aracılığı ile kayıtlara geçirilmiştir. Bilginize sunarım, saygılar.” der ve iki adım geriye çıkarak saygı ile bekler yan odada, gelecek kararı…

Müdür nazikçe elini uzatır ve “dikkat ve işinize duyduğunuz hassasiyetinizden dolayı işe alındınız beyefendi, yarın 8.00’de işinizin başında olabilirsiniz” diyerek yanıtlar. İşine saygılı,baktığını gören adamı.”

İyi hafta sonları…