Arif AYTÜRK

Arif AYTÜRK

İşçi alacaklarında zaman aşımı

İşçi alacaklarında zaman aşımı

İşçi ile işveren arasındaki rutin alacak iddialarını;Ücret alacağı,kıdem ve ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti ve kullanılmayan izin karşılığı ücret alacakları oluşturmaktadır. Bu alacak iddiaları farklı zamanaşımı sürelerine tabidir. Gerek Borçlar Kanunu gerekse İş Kanunu kapsamında,bu alacaklara ilişkin zamanaşımı süreleri,bu yazımızın konusunu oluşturmaktadır.

Zamanaşımı, eski tabirle müruruzaman,  hakkın varlığını ortadan kaldıran bir olgu olmayıp, ancak istenebilir olmasına engeldir. Bu bakımdan ancak davalının ileri sürmesi durumunda mahkemece göz önünde tutulabilir. Zamanaşımı, alacak hakkının belli bir süre kullanılmaması yüzünden dava edilebilme niteliğinden yoksun kalmasını ifade eder

Ücret alacağında zamanaşımı:Ücret,4857 Sayılı İş Kanunu'nun 32., 6098 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 401. maddelerinde düzenlenmiştir.Borçlar Kanunu'nun 126/3. maddesine göre işçi ücretlerine ilişkin davalar 5 yıllık zamanaşımına tabidir.Fazla çalışma,ikramiye,çocuk aile,eğitim,yol ve yakacak yardımı alacakları ücret kavramı içinde yer alır.Geriye doğru en çok 5 yıllık tutarı talep edilebilir. Açılan davalarda belli bir kısmı saklı tutularak bir kısmı talep edilen ve daha sonra ıslah edilen alacaklarda, ıslah tarihinden geriye doğru 5 yıllık süreye ilişkin olanlar talep edilebilir.

Kıdem-ihbar tazminatında zamanaşımı:Uygulamada ve öğretide, kıdem ve ihbar tazminatına ilişkin davalar,Borçlar Kanunu'nun 125. maddesi uyarınca on yıllık zamanaşımına tabi tutulmuştur.01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren Türk Borçlar Kanunu'nun 146.maddesinde de genel zamanaşımı 10 yıl olarak belirlenmiştir. Kıdem tazminatında 10 yıllık zamanaşımının başlangıcı,sözleşmenin fesih tarihidir.Kesintili çalışmalarda zamanaşımı,her bir kesinti ile bir sonraki çalışma başlangıcı arasında 10 yıllık süre dolmamışsa tüm çalışma süresi son fesihten itibaren 10 yıl geçmedikçe zamanaşımına uğramayacaktır.

Fazla çalışma ücretinde zamanaşımı:1475 sayılı İş Kanunu'nda ücret-fazla çalışma alacaklarıyla ilgili olarak özel bir zamanaşımı süresi öngörülmediği halde 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32/8.maddesinde,işçi ücretlerinin beş yıllık özel bir zamanaşımı süresine tabi olduğu açıkça belirtilmiştir. Ancak 4857 sayılı Kanundan önce tazminat niteliğinde olmayan, ücret niteliği ağır basan dönemsel nitelikteki işçilik alacakları, BK. nun 126/1 maddesi uyarınca  5 yıllık zamanaşımına tabidir. Örnek; 01.01.2001-31.12.2007 arasına ait ücret alacağı için 01.01.2008 tarihinde 1.000 TL.lık dava açıldığında,davalı zamanaşımı defi'inde bulunmuşsa  01.01.2008'den geriye doğru 5 yıl gidilir ve 01.01.2003 öncesine ilişkin alacak zamanaşımına uğramış olur.

İzin  ücretinde zamanaşımı: 4857 sayılı İş Kanunun6a izin alacağı için zamanaşımı süresi düzenlenmemiştir. 818 sayılı Borçlar Kanunu ile 6098 sayılı Borçlar Kanunu'nda izin alacağı için öngörülen zamanaşımı süreleri farklı belirlenmiştir.01.07.6098 sayılı Borçlar Kanunu hükümlerine göre yıllık izin alacağı için 10 yıllık zamanaşımı söz konusudur.818 sayılı Borçlar Kanununda ise zamanaşımı süresi 5 yıl olarak belirlenmiştir.6101 ayılı Borçlar Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun'un 5.maddesine göre, Türk Borçlar Kanununun yürürlüğe girmesinden önce işlemeye başlamış bulunan hak düşürücü süreler ile zamanaşımı süreleri,eski kanun hükümlerine tabi olmaya devam eder.Ancak,bu sürelerin henüz dolmamış kısmı,Türk Borçlar Kanununda öngörülen süreden uzun ise,yürürlüğünden başlayarak Türk Borçlar Kanununda öngörülen sürenin geçmesiyle,hak düşürücü süre veya zamanaşımı süresi dolmuş olur.

Yıllık izin alacağında zamanaşımının başlangıcı iş akdinin sona erdiği tarihtir.Örnek;27.09.1996 tarihinde iş akdinin feshedildiğini ve 04.09.1998 tarihinde izin alacağı ile ilgili dava açıldığı varsayıldığında, dava tarihi olan 04.09.1988 tarihinden geriye doğru 5 yıl(Eski Borçlar Kanununa tabi) gidilerek 04.09.1993-27.09.1996 dönemi alacakları talep edilebilecek, 04.09.1993'den önceki izin alacakları zamanaşımına uğrayacaktır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Arif AYTÜRK Arşivi
SON YAZILAR