Sokak hayvanlarına karşı yeni düzenleme geliyor

Geçtiğimiz günlerde Ankara'da zehirli tavuk eti ile telef edilen köpeklerin duruşmasında üç zalim vatandaşa onar yıl hapis cezası verilmesi hayvan severler tarafından büyük bir mutlulukla karşılandı. Bu kararın emsal olacağı ve  buna göre yeni düzenlemeler yapılarak sokaktaki dostlarımız  için güvenlik sağlanmış olacak.

Bildiğiniz üzere, mevzuatımızda hayvanların “mal” sayılması hasebiyle, özellikle de “sahipleri varsa” maruz kaldıkları öldürme, işkence ve cinsel suçlara ilişkin cezalar sadece para cezası ile sınırlı. Bu sebeple de, en acı tarifiyle, faillerin işledikleri suçlar yanına kar kalıyor.

Oysa ki, yapılan araştırmalar, öldürme, işkence ve cinsel saldırı suçlarının faillerinin bir çoğunun geçmiş yaşantılarında hayvanlara eziyet ederek suç işlemeye başladıklarını gösteriyor. Ne var ki, hayvanlara eziyet eden kişilerin gelecekte insanlığa karşı da suç işleme potansiyelinin mevcut olduğu düşüncesi tek başına bizi güdülememeli.

Kanaatimce insanlığa ilişkin potansiyel risk olsun veya olmasın, dünyanın sadece biz insanlara ait olmadığı ve özellikle de hayvanların kendilerini ifade edemedikleri dikkate alındığında haklarının kati ve mutlak surette biz insanlar tarafından korunması gerektiği aşikar.

Bu sebeple, siyasilerin hala neden önlem almadığı, hayvanlara ilişkin suçlara neden hala ağır yaptırımlar getirmediği hususu Sivil toplum örgütleri ve hukukçular tarafından eleştiri konusu yapılmaktadır. Dilerim, çok uzun süredir dillendirilen ve kamuoyundan yükselen bu talep dikkate alınır. Zira, onlara zarar verenlerin gelecekte insanlara da zarar verme ihtimalinin kuvvetli olması benim nazarımda tek motivasyon değil. İnsanlara yönelik tehdit oluştursun ya da oluşturmasınlar, bu caniliği yapan herkes hak ettiği cezayı almalı ki, bir daha aynı şeye yeltenmesin.