Her partiye büyük sorumluluk
Pazar günü yapılan seçimin ardından başlayan heyecanlı bekleyiş, şimdide hükümet kurulana kadar devam edeceğe benziyor. Hiçbir partinin tek başına iktidar olacak sandalyeye sahip olmaması, hükümet kurulmasında her partiye sorumluluk yüklüyor.
Yeni hükümetin kurulması süresince bütün partiler dikkatli davranıyor ve söylemlerine özellikle dikkat ediyor. Çünkü hiçbir siyasi parti siyasi çözümsüzlüğün adresi olmak istemiyor. Biliyorlar ki, koalisyona kapısını kapatan olası bir seçimde sandıktan çıkamayacak.
Seçimin heyecanı ile kapılarını koalisyona kapatan partiler bile, dünden itibaren ılımlı mesaj vermeye başlamış, kendilerince şartlarını masaya yatırmaya başlamıştır. Siyasiler ise koalisyon senaryoları yazmaktan, koalisyonda yapacaklarını ifade etmekten geri kalmamaktadır.
Meclise giren dört partinin yetkili kurulları koalisyon hükümeti seçeneklerini sonuna kadar zorlamak isteyecektir. Zira, kurulamayacak bir hükümetin faturası, 1 ya da daha fazla partiye kesilebilir. Seçmen, "Hiçbir partiye tek başına hükümet yetkisi vermedim. Tekrar sandığı önüme niçin getiriyorsunuz?" diyebilir. Seçmenin tepkisini almak istemeyen siyasiler adeta “ince eleyip sık dokumaktadır”
Ancak koalisyon yolunda, AK Parti kadar diğer partilerin önünde de bazı açmazlar bulunuyor. İktidar partisine seçim meydanlarında yönelttikleri eleştirileri, seçmene verdikleri sözleri göz önünde bulunduran CHP, MHP ve HDP, aynı zamanda olası ekonomik sorunların faturasını da üstlenmek istemiyor.Çünkü seçimin ardından yaşanan belirsizlik 8 Haziran günü millete 8 milyara mal olmuştur. Hükümet oluşturuluncaya kadar partilerin ve yönetim kurullarının işi çok zor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.