Gelişmiş toplumların ölçüsü kadına verilen değerler ölçülür derler. Öyleyse bir annemiz, kız kardeşimiz, eşimiz, halamız ve teyzemiz dediğimiz kadınlara ne kadar değer veriyoruz. Şayet yeterince değer vermiş olsaydık böyle bir gün olmazdı diye düşünüyorum.

Bizler ata geleneği olarak kadına büyük bir önem veren toplumuz. Kadın ailenin direği ve bel kemiğidir. Ancak son zamanlarda maalesef yok olmaya başlayan vicdan ve merhamet duyguları sonucu kadınlara olan davranışlarımızda kötü yönde değişimler olmuştur.

Modern yaşamda kadınla erkek arasında bir ayrım yoktur. Şayet kadınlarda karşı davranışlarımızda bir değişim varsa bunun sebebi yine bizleriz. Eşimizde ve çocuğumuzda bir sıkıntı varsa aslında sıkıntı olan kendimizdir. Ondandır ki bu gün toplumda kadınlar, çocuklar eziliyorsa onları ezen hepim iziz.

Yüce dinimizi ve ata geleneğimizi yanlış anlamamız ve birilerinin bize yanlış yorumlaması sonucu, kadınlar üzerinde baskı oluştur olduk. Oysa kadının erkeğe verilen bir emanet olduğunu düşünürsek ve emanete ihanet etmenin ne kadar günah olduğu bilincinde olsak, kadınlara karşı olan davranışlarımız düzelmiş olur.

Herkes evindeki eşine ve kızına güzel davranırsa, kadına karşı şiddet ve kötü muamelenin yok edilmesi için kendince davranışlarda bulunacak olursa, ortada sorun kalmayacaktır. Tabi bu da en başta güzel ahlak terbiyesinin verildiği sağlam bir din terbiyesinden geçmektedir.

Güzel ahlağa sahip bir yetiştirmek içinde aile içindeki eğitimler çok önemlidir. Yıllardır sadece maddiyata bağlı olarak yapılan çalışmalarımızın bizi getirdiği nokta ortadadır. Bunun yanı sıra güzel ahlak konusuna da bu kadar önemli çalışmalar yapmamız gerekmektedir.

Devlet, son yıllarda yaptığı çalışmalar ile kadınlara karşı yapılan taciz ve şiddete ağır ceza yaptırımlarını gündeme getirmiştir. Bunu hepimiz canı yürekten kutluyoruz. Kadına ve küçük çocuklara yapılan şiddet ve kötü muamelenin sona ermesi için hepimize ayrı ayrı görevler düşmektedir.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün kadınlarımıza hayırlı olmasını dilerim. Yapılan düzenleme ve aile içi çalışmalar ile kadınlarımızın daha özgür ve daha güvenlikli bir yaşama kavuşmaları hepimizin ortak dileğidir.