İbadet hayatı durdurmaz
Her fırsatta söylüyorum: Bundan sonra ki Türkiye’de çok şey değişecek. Artık “yatan” insanlardan oluşan bir Türkiye değil bilakis koşturan, çalışan insanlardan oluşan bir Türkiye oluşacak. Ve buna uyum sağlayamayan insanlar da maalesef elenecekler.
Aslında hiç yazmak istemediğim bir konu ama değinmeden de geçemeyeceğim. Ramazan geldi ve Konya’da hayat neredeyse durdu. İnsanlar iş yerlerine öğleden sonra gelip birkaç saat durup ardından evlerine gitmeye başladılar. Yani ticaret durdu. Alacaklı parasını alamaz oldu, haliyle borcunu ödeyemez oldu. “Ya bayram sonu görüşelim” diye bir “replik” oluştu iş adamlarını ağzında…
Halbuki çalışmanın da ibadet olduğunu aynı zamanda sabah namazından sonra işinin başında olmanın İslami getirilerinin de bol olduğunu en iyi bilen topluluğuz. Ama ne hikmetse ramazan ayının neredeyse “tembellik” için bir fırsat ayı olmasına çevirmiş durumdayız.
Aslına bakarsanız ibadetler hayattan farklı bir şeymiş gibi algılanmamalı, işte biz burada hata yapmaktayız. Mesela vatandaş namaz kılacak. Ezan vaktinden 20 dakika önce terliğini geçiriyor ayağına, paçalarını, kollarını sıvıyor. Lavaboya gidiyor abdestini alıyor. Yani anlayacağınız zaman onun için neredeyse 1 saat boyunca duruyor.
Ama bizim bildiğimiz ibadet edeceğim diye hayatı durdurmak değil, hayat akarken aynı zamanda ibadetini yapabilmek olsa gerek.
Sahurda yattıktan sonra öğlen namazına kadar uyumak diye bir ibadet şekli olmadığını sanırım hepimiz biliyoruzdur. Çok değer verdiğim bir üstadım “akşamüzeri olunca oruç şöyle bir sallayacak ki insan kendine gelsin” derdi. Ama şimdi bakınca adam zaten neredeyse ikindiye kadar uyuyor. Ondan sonra kalkıyor. Aç ve susuz olduğunun bile farkına varamıyor ki…
Özetle ben şunu söyleyeyim, ibadet edeceğiz diyerek karşınızdakilere zulüm etmeyiniz. Yani ödenecek çeki-senedi bayram sonuna atmayınız. Oruç olmanız karşınızdakine ödeyeceğiniz borcun vade tarihini değiştiremez. Bilakis buna belki de en fazla dikkat etmeniz gerekir.
Şimdi bugün yine Cuma Namazı için camiler dolacak. Ve birçoğu biliyoruz ki yatağından kalkıp abdestini alıp doğru namaza gelecek. Yine de buna bir şey söylemiyorum ama diğer tarafta alacağını almak için vatandaş işyerinde iş adamını bekliyorsa ve bu iş adamı da öğleye kadar uyuyor ve ondan sonra da camiye direk geçiyorsa, iş yerinde ödeme için onu bekleyen vatandaşı mağdur ediyor ve hakkını gasp ediyordur. Bu hesaplaşmaları da unutmamak gerekmektedir.
Hayırlı cumalar.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.