Başkanlık kaçınılmaz
15 Temmuz’da gösterdiği dik duruşla bir kez daha Milletinin kalbinde taht kuran Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bugün Konya’da. Biliyoruz ki tüm Konyalılar da daha önceleri de olduğu gibi bu sefer de Cumhurbaşkanı’nı bağırlarına basacaklar.
Cumhurbaşkanı Erdoğan bu sefer başkanlık tartışmaları içerisinde Konya’da olacak. Muhakkak ki daha önce de bu tartışmalar hep yapılmaktaydı ama bu sefer çok daha ciddi olarak ve MHP’nin de desteğiyle çok daha büyük bir ivme kazanmış olacak. Daha ilginci de belki de bu Konya mitingi başkanlık için yapılacak olası bir referandum için de bir başlangıç olabilecek.
Başkanlık konusundan bahsettiğimizde hep bu konuyu “başkanlık tartışmaları” adı altında verdik. Aslında neden bunun bir tartışma olduğunu da çok kimsenin anladığını düşünmüyorum. Çünkü her ne kadar anayasal olarak bir “başkanlık” söz konusu değilmiş gibi gözükse de ülke yönetiminde onlarca yıldır bir “başkanlık” söz konusu değil mi?
Tek başına iktidar olan partiden çıkan bir cumhurbaşkanı illa ki aslında başkanlık sistemine yaklaşmaktaydı. Mesela 1980’den sonra Özal dönemine baktığımızda da Anayasal olarak olmasa da bir “Özal erki” gözükmekteydi.
AK Parti dönemine baktığımızda da Recep Tayyip Erdoğan yetkili ve etkili bir başbakandı ve şimdi de yetkili, etkili ve halkının gücünü almış bir Cumhurbaşkanı portresi çizmekte.
Peki, hal böyleyken bundan ne gibi bir rahatsızlık duyulmakta?
Daha evvel ki yazılarımda da belirtmiştim. Türkiye siyaseti maalesef bir tıkanıklık yaşamaktadır. Yani kendi içerisinde bir yenilenme, bir atılım, bir gelişme gösterememekte ve dolayısıyla da yeni politikalar üretememektedir. Dolayısıyla da vatandaş oy kullanırken sadece bu özelliklere en yakın parti olarak gördüğü AK Parti’ye temayül etmektedir.
Başkanlık sistemi Meclis’in Hükümeti kontrol etme açısından ve de yasamanın daha hızlı çalışabilmesi açısından ülke politikasına daha büyük katkıları olacağı düşüncesindeyim.
Türkiye Cumhuriyeti bu sistem değişikliğine zaten yıllardır başlamış ve devam ettirmektedir. Başkanlık sistemi aslında sadece “malumun ilanı” şeklinde olacaktır.
Zannediyorum ki bugünkü konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan illa ki bu konuya değinecektir ve Konyalı da bu konunun arkasında olacaktır. Bence muhalefet de bundan sonraki süreçte muhalefetini halkın taleplerine karşı olarak değil bilakis halkın istediği şeklin gündeme getirilmesi şeklinde düzenlerse belki de halktan yana desteğini daha da arttırabilecektir.
Kim bilir, belki de Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Başkanı, yine ilk mitingini Konya’da yapacaktır…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.