Mustafa Ekmekcioğlu

Mustafa Ekmekcioğlu

Yalan

Yalan

Artık insanoğlu olarak yalanları da renklere ayırdık ya, bize helal olsun. Söylediğimiz yalanın ortaya çıkması halinde sığınacak bir liman buluyoruz kendimize. “Canım o işte beyaz yalan” diye.

Yalanlar maalesef o denli hayatımızda var ve insanlar tarafından sıkça başvurulan bir yöntem ki, bilim adamlarına yalan makinesi dahi icat ettirdiler. Fakat daha sonra anlaşıldı ki, iyi bir yalancı yalanını inanarak söyleyerek bu makineleri de kandırabiliyor.

İş ve gündelik hayatımızda söylenmekte olan bazı yalanlar, bizim için masum olsa da bazen karşı taraf için son derecede üzecek bir şey olabilir. Yıllardır yalan söyleyenlerin yalanını ortaya çıkarmak için çalışmalar yapılıyor. Yalan makinesinin haricinde bazen mahkemelerde beden dilini bilen kişiler kullanılıyor.

Bu kişiler insanların davranışlarından, duruşlarından ve mimiklerinden yaşlan söyleyeip söylemediklerini ortaya çıkarabiliyor. Örneğin, insanlar genellikle bir konuyu anlatırlarken el kol hareketleri yapmaya meyillidirler. Yalan söylen insanlar ise anlatıları konunun gerçek olmadığını bildiklerinden el kol hareketlerini fazla kullanmazlarmış.

İnsan bilinci yalana adapte olmadığından, sadece doğruyu kabul ettiğinden beden hareketlerimize de bunu yansıtıyor ister istemez. Bunlardan biri de ağız kuruluğu. Yalan söyleyen kişi ağız kuruluğu yaşarmış. Bir diğeri ise göz kırpmalarda çoğalma. Belki de bu yüzden ‘gözlerimin içine bak ve doğruyu söyle’ sözü türedi.

Sonuçta yalan her yerde  ve her şekilde yalandır. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mustafa Ekmekcioğlu Arşivi