Dün Mersin ve Adana’da yaşanan olaylar, seçim öncesi bazı şer odaklarının harekete geçtiğinin bir göstergesi olabilir. Bir siyasi partinin binalarında patlayan eş zamanlı bombalar, insanlarımızın dikkatli olmasını ve provokatörlere alet olmaması açısından önemlidir.

Ülkemizde var olan  huzur ve istikrarın rahatsız ettiği bazı kişi ve guruplar, çıkardıkları kaos ortamından milletin rahatsız olması için çalışmaktadır. Hemen her seçim öncesinde yaşanan bu tür olaylar konusunda dikkatli olmak gerekmektedir.

Seçimler, toplumlarda büyük hassasiyetler yaratan, yeni çatışmalara gebe kritik dönemeçlerdir. Yapılacak komplolardan, provokasyonlardan ve huzursuzluklardan nemalanmak isteyenlerin barışı bozmak adına  başvurduğu bir dönemdir.

Barışı bozmak isteyenlerin kim olabileceğini, bu işin kime yarayacağını tartışabilirsiniz. Komplolardan, provokasyonlardan, siyasete şiddeti katarak çıkarlarını arttırmak isteyen “karanlık odaklardan” bahsedebilirsiniz.

Şiddet genellikle çekişmeli seçimlerde, seçimi kaybedebileceğini ya da seçimlerle birlikte ciddi bir güç kaybına uğrayacağını düşünen siyasal aktörler tarafından kullanılır. Bir diğer deyişle şiddet seçim yoluyla hegemonyalarının sarsılacağının farkına varan aktörlerin kendi varlıklarını sağlamlaştırabileceği stratejik bir araçtır.

7 Haziran’da yapılacak  kritik seçimden önce demokratik kurumların sağlamlaştırılması, şiddet olaylarının ciddi bir biçimde soruşturulması ve sorumluların açığa çıkarılması, seçim süreçlerine yönelik şeffaflık, siyasilerin birbirine karşı söylemlerinde yumuşama bu kritik eşiğin en az zararla atlatılması adına önemlidir.