1 Kasım tarihinde yapılacak olan erken seçimlerin en hareketli ve tercih edilen partisi yine AK Parti oldu. Tabii bunda en büyük nedenin de, MHP ve CHP’nin aday listelerinde pek fazla değişiklik yapmayacağını söylemesi etkin oldu.

1 Kasım seçiminde de 7 Haziran seçiminde olduğu gibi hüsrana uğramamak isteyen AK Parti kurmayları, son yayınlanan anketlerde de oy oranlarında fazla değişiklik olmadığının görülmesi üzerine yeni arayışlar içerisine girdiler.

Şimdiye kadar milliyetçi seçmenden umduğunu bulamayan AK Partililer, geçici seçim hükümetine MHP’nin ağır ağabeylerinden Tuğrul Türkeş’i alarak MHP’nin  birkaç puanına göz dikmişe benziyor. Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Merhum Alparslan Türkeş’in mezarını ziyaret etmesini de buna bağlayanlar var.

Diğer taraftan Büyük Birlik Partisi Eski Genel Başkanı Yalçın Topçu’yu da Kalkınma Bakanı yapmaları, bizim bu dediğimiz tezimizi de doğrular  nitelikte. Kurumsal olarak bir ittifak söz konusu olmasa da MHP ve BBP’den memnun olmayan milliyetçi oyların AK Parti’ye kayması hiç de sürpriz olmaz.

Diğer taraftan Saadet Partisi lideri Mustafa Kamalak’ın ılımlı mesajları, birleşme ve ittifakla ilgili ifadeleri de AK Parti kurmaylarını heveslendirmektedir. Zaten hemen her fırsatta Saadet Partisi ile aynı soydan geldiklerini söyleyen AK Parti kurmayları saadetlilerinde oylarını almak için yoğun çalışmalar içerisindeler.

7 Haziran seçimlerinde özellikle doğu ve güneydoğu illerinde listelerde hataların tekrar masaya yatırılarak buralarda oy deposu durumundaki aşiret, sivil toplum kuruluşları ve meslek örgütleri ile hemşeri dernekleri ile görüşmeler yapıldığını da öğreniyoruz.

1 Kasım seçimine kadar yoğun bir dönem geçirecek olan AK Parti kurmayları, geçmişe bakarak geleceği daha düzenli bir hale getirmek için çalışmalar yapıyor. Burada tek amaç tek başına iktidar olabilmek tabii.