Cumartesi neşesi
KÖR PİLOTLAR
Yolcular uçağın yanında otobüsten inmişler. Bavullarını gösteriyorlar. Bir bakmışlar uçak şirketinin minibüsü yanlarında durmuş. içinden kaptan pilotla, yardımcı pilot inmişler.
Yolcular fena halde şaşırmışlar. Nasıl şaşırmasınlar. Kaptan pilotun elinde bir beyaz baston. Kolunda üç noktalı bant. Yardımcı pilotun elinde bir köpek taşması. Tasmanın ucunda bir Köpek. Sağa sola çarparak öyle ilerliyorlar uçağa. Günlerden bir nisan değil ama, "Şaka herhalde" demiş yolcular, doluşmuşlar uçağa.
Uçak pistte hızla ilerlemeye başlamış. Yolcuların gözleri camda. Uçak hızlanmış. Yolcular endişelenmeye başlamışlar. Uçak daha hızlanmış. Pistin sonu hızla yaklaşmaya başlamış. Uçak iyice hızlanmış. Bazı yolcular paniklemiş dua etmeye başlamışlar. Uçak son hıza ulaşmış. Bu arada pistin sonuna da ulaşmış. 10 metre sonra betonun bitip çimlerin başladığını gören yolcular dehşet içinde çığlığı basmışlar.
Tam o anda da kaptan pilot levyeyi sonuna kadar çekmiş. Uçak tam pist biterken tekerleklerini yerden kesmiş, havalanmış. Kaptan pilot arkasına yaslanmış. Derin bir nefes almış ve yardımcı pilota dönmüş:
"Biliyor musun?" demiş, "Bir gün çığlık atmayacaklar ve hepimiz öleceğiz!..."
ŞEMSİYE
Yıllar önce İngiltere`de erler şemsiye kullanmazmış.Şemsiye taşıma hakkı sadece subaylara tanınıyormuş. O yıllarda bir gün genç teğmenlerden biri, koltuğunun altında bir şemsiye ile hızlı hızlı yürüyen eri görünce,beyninden vurulmuşa dönmüş.Eri çağırarak :
-Bu ne küstahlık, demiş.Ve şemsiyeyi aldığı gibi dizinde iki parça etmiş.
-Bu sana bir ders olsun, bir daha böyle küstahlıklar yapma!
Neye uğradığını anlamayan er :
-Başüstüne, diyerek selamı çakmış ve şöyle sormuş :
-Teğmenim, beni az önce evine yollayan general şemsiyesini istediğinde kim kırdı diyeyim?"
BİR DAHA GELME!
Büyük bir fabrikanın müdürü sürpriz bir ziyaret yaparak personeli kontrol etmeye karar verir.
Fabrika içinde dolaşırken tembel tembel oturan genç bir eleman görür ve çok sinirlenir.
-"Haftalık ücretin ne kadar?" diye sorar.
-"300 dolar"
Müdür cüzdanını çıkarır ve gence 300 doları uzatır :
-"işte haftalığın, şimdi git ve bir daha da gelme".
Yöneticisine dönerek:
"Bu tembel adam ne kadar zamandır burada çalışıyordu?" diye sorar.
-"O burada çalışmıyor ki" der yönetici,
"Yalnızca pizza siparişimizi getirmişti.."
DOĞUM GÜNÜ
Yıllar sonra çocuk evlenmiş, çoluk çocuk sahibi olmuş. Bir gün, gecenin bir yarısı saat 3:30 civarları telefonu çalmış. Telefondaki ses, annesinin sesiymiş. Çocuk;
-"Ne var anne ya, ne istiyorsun bu saatte, neden beni rahatsız ediyorsun? Sabah arasan olmaz mıydı?"" gibilerinden, annesini azarlayıcı sözler sarf etmiş.
Annesi, biraz buruk, biraz da ağlamaklı bir ses tonu ile;
-"Bundan 25 yıl önce de bir gece yarısı 3:30 da sen beni rahatsız etmiştin. DOĞUM GÜNÜN KUTLU OLSUN OĞLUM.." demiş..."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.