Erhan Dargeçit

Erhan Dargeçit

Örgütçülükte aksarsanız seçimde kaybedersiniz

Örgütçülükte aksarsanız seçimde kaybedersiniz

Bugün biraz particilikten bahsetmek istiyorum. Bunun ayrımını her fırsatta yapıyorum ama bir kez daha tekrar edeyim. Siyaset bir bilimdir. Teoriler ütopik bile olsa tartışılır. Politika daha güncel ve pratiktir. Particilik ise bunlardan çok daha farklıdır. Parti genel merkezine sadakati de kapsar. Buradaki sadakati de yanlış anlamayın, sadakat kayıtsız şartsız tabii olmak değildir. Sadakat burada kendi seçtiğin genel merkezin aldığı kararlara uymak demektir.

Bunu biraz daha açayım: Malum partiler belde seçimlerinden başlayarak, kurultaya kadar giden bir süreç yaşarlar. Beldedeki ve mahalledeki üyeler oylarını kullanarak hem belde başkanı hem mahalle temsilcilerini hem de bununla birlikte kendilerini ilçede temsil edecek delegeleri seçerler. Seçilen mahalle ve belde delegeleri hem ilçe yönetimini hem de kendilerini il kongresinde temsil edecek delegeleri seçerler. Bu seçilen delegeler de il kongresinde hem il yönetimini hem de kurultayda kendilerini temsil edecek kurultay delegelerini seçerler. Kurultay toplandığında genel başkanı ve genel merkez yöneticilerini seçer. Dolayısıyla aslında genel başkanı ve genel merkez yöneticilerini seçen işte o beldelerden, mahallelerden başlayarak partisine sahip çıkan üyelerdir. Dolayısıyla da kendi seçmiş olduğu genel merkez yönetimine sadakat göstermek bir üyelik görevidir. Sadakati bu yönde düşünmek gerekir. Bu örgütlenme sistemini hayata geçiren bir parti kesinlikle başarılı olur.

Bu sistem içerisinde genel başkan ve genel merkez yönetimi bir politika ürettiğinde bunları hem meclis grubuna hem de il başkanlıklarına ulaştırır. İl başkanlıkları da ilçe başkanlıklarına ve onlar da mahalle ve belde örgütlenmelerine ulaştırır. Böylelikle genel başkanın savunduğu politikayı beldedeki ve mahallelerdeki en yeni üye dahi savunarak bu politikanın yayılmasını sağlar.  Bunu somutlaştırırsak, baktığımız zaman Ak Parti’deki 2001’den bu yana uygulanan sistem bu değil midir? Ve bu sistem 19 yıldır iktidarda olan bir Ak Parti’yi yaşatmıştır. Ancak son zamanlarda yapılan anketlerde görünen odur ki Ak Parti’nin oyları erimektedir. Peki, bu neden böyle olmaktadır?

Son yıllarda gördüğümüz şudur, Ak Parti teşkilatları üzerlerine düşen görevi tam olarak yapamamaktadırlar. Tabanda Genel Merkez politikalarını sorgulayan bir yapı oluşmaya başlamıştır. Mesela Karadeniz’de doğalgaz bulunduğu Genel Başkan Erdoğan tarafından aktarılmıştır. Ancak bunu bazı TV’ler dışında yerel politika argümanlarında “Evet, Karadeniz’de doğalgaz bulunmuştur ve şu kadar sene içerisinde ekonomik manada ülke ekonomisine destek olacaktır” gibi bir politik tavrı il ve ilçe teşkilatlarının vatandaşa anlattığı gibi bir çalışmayı göreniniz var mıdır? Veya “uzaya insan gönderme “ konusundaki genel başkan açıklaması da buna bir örnektir. Bunu sadece Konya olarak falan algılamayın. Tüm Türkiye’deki teşkilatlarda bu sorun gözükmektedir.

İşte sadakat burada lazımdır. Eğer genel merkez yönetimi veya genel başkan bir açıklama yapıyorsa bu açıklamayı sadece danışma toplantıları gibi mecralarda ancak tartışabilirsiniz. Bunun dışında parti üyeliği, görevi aksatmadan diğer vatandaşlara bu politikayı aktarmakla kendini gösterecektir.

İşte bu silsilede bir kopma Ak Parti’de yaşanmaktadır. Buna, pandemi gibi, sosyal şartlar gibi, ekonomik şartlar gibi, bahaneler bulunabilir ancak bunların hiçbiri örgütçülükte geçerli olacak bahaneler olamaz.

Geçende bir yerde otururken Ak Parti’ye oy veren seçmen dostlarımızdan biri: “Biz Reis’i yollarda, caddelerde gezerken, balkondan el eden vatandaşın evinde çay içerken gördüğümüzde sevdik. Şimdilerde bu dokunuşları göremiyoruz artık” diye söyledi. Bence işte Ak Parti’de örgütleri ayağa kaldırmak ve hareketlendirmek gerekli diye düşünüyorum. Aksi halde seçmenden oy almak hiç öyle “cepte” görülecek bir durum değildir.

Dostlukla kalın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Erhan Dargeçit Arşivi
SON YAZILAR