Erhan Dargeçit

Erhan Dargeçit

Konu derneklerden daha mühim

Konu derneklerden daha mühim

Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Önlenmesine İlişkin Kanun Teklifi TBMM Genel Kurulu’nda kabul edildi. Kanun, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK)’nin kitle imha silahlarının yayılmasının finansmanının önlenmesine yönelik yaptırım kararlarının uygulanmasına ilişkin usul ve esasları düzenliyor.

Bu yasada herkes dernekler ve vakıflarla olan kısma takıldı ama sanırım asıl konuyu gözden kaçırıyoruz. Bu yasanın temelinde Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin kıstaslarına göre birileri “kitle imha silahlarıyla” ilgili olarak uluslararası sahada çalışmalar yapıyor. Yani para topluyor ve benzeri çalışmalar… Ve yine BMGK kıstaslarına göre bazı isimler belirleniyor. Farz edelim Türk vatandaşlarından da var bu isimler diyelim. Bu vatandaşla ilgili her türlü kurum, kuruluş, vs. türlü baskılara maruz bırakılabilecek. Zaten bir insan bu işlerle ilgileniyorsa kanunen yasak diyebilirsiniz. Bence de öyle…

Bir de bu kararlarla ilgili “Saddam” örneğini hatırlamak lazım. O zaman “Irak nükleer silah yapmaya çalışıyor” denildi. Saddam asıldıktan sonra “meğersem yokmuş, yanlış yaptık” denildi.

Asıl çok daha önemli konu şurası: Denetim ve İşbirliği Komisyonu diye bir komisyon kurulacak. Ve bu konuyla ilgili kararları bu komisyon yönetecek. Bu komisyonda Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanı başkanlığında Adalet Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Hazine Kontrolörleri Kurulu, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı, Nükleer Düzenleme Kurumu ve Sermaye Piyasası Kurulunun en az genel müdür veya başkan yardımcısı düzeyinde olmak üzere bildireceği üyelerden oluşacak. Bu komisyon anlayacağınız çok güçlü ve hangi hükümet iktidarda olursa o Hükümete yakın bir komisyon olacak.

Bence asıl konu ve itiraz edilmesi gereken durum öncelikle buraya kadar olan kısım. Öteki tarafta, Dernek ve vakıflar izinsiz yardım toplarlarsa cezalarının daha da artacak olması eleştirilecek bir konu değildir. Bilakis izinsiz yardım toplama faaliyetleri kesinlikle önlenmelidir. Dernek ve vakıfların denetlenmesi daha da titizce yapılacakmış. Bu da desteklenmeyecek bir durum değildir. Ve diğer Dernekler Kanunu ile ilgili yapılan değişiklikler de bence öyle eleştirilecek şeyler değildir. Dernekler ve vakıfların düzenlenmesi, kontrollerinin daha sıkılaşması, çalışmalarının çok daha ciddi olması vatandaşları çok da etkileyecek bir durum değildir.

Mesela kendisine dernek diye yardım toplayan kurumların yönetim kurulları kadar bile üye toplayamamaları, onların yaptığı faaliyetleri düşündürücü kılmaktadır. Tabii ki bu tür tartışılacak konular da bulunmaktadır. Bunları da bir başka yazımda dile getireyim.

Şimdi dernek ve vakıflara kayyum atanması veya diğer kurum ve kuruluşlara kayyum atanması gibi durumlara da bir yere kadar hadi itiraz etmeyelim. Ama bu kararların bir komisyonla değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin Bağımsız Mahkemeleri ile alınması doğru olan şeydir. Eğer bunu Cumhurbaşkanının emrinde, ona bağlı bakanlıkların ve başkanlıkların yöneticilerinden oluşturup da karar alma yetkisi verirseniz, o zaman yarın bir gün bu olayın siyasallaşmasını engellemekte çok zorluk çekebiliriz.

Bence asıl tartışılması gereken ve itiraz edilmesi gereken kısım da tam da budur. Hukuk Devleti’nde kararları Hukuk’a bırakmak ve kurum ve kuruluşları siyasallaştırmamak en gerekli şeydir.

Dostlukla kalın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Erhan Dargeçit Arşivi