'İyilik edeyim’ derken kötülük yapmak
Bu hafta, hayatımızda sıklıkla karşılaştığımız durumlardan biri olan ‘yardım etmek’ konusuna değineceğim. Hepimiz imkanımız varsa bir veya birçok kişiye çeşitli yollarla yardım etmeyi, birbirimizin hayatına dokunmayı severiz. Bundan dolayı da mutlu oluruz. Fakat burada aklıma takılan bir husus var. Soru şu; Yardım talebinde bulunmayana, yardım istemeyene yardımcı olmak ne kadar doğru?
Yardım talebinde bulunulmayan bir mevzuya müdahale etmek bizi sorunun bir parçası yapabilir. Yani bizi ilgilendirmeyen, bizimle ilgisi olmayan ya da yardım istenmeyen durumlara, konulara ‘burnumuzu sokmak’ doğru değil. Her konuda mı? İstisnalar olabilir. Fakat kaide budur zannediyorum. Yardım talebi gelmemesi durumunda bir kişiye yardım edip işini hallederseniz o kişinin öğrenmesi, alması gereken dersi öğrenmesine engel olmuş olursunuz. Yardım ettiğiniz kişi de gereken dersi almadığı için aynı mevzu yeniden başına geldiğinde sürekli uğraşmak durumunda kalır. Yani bazen geride beklemek en iyisi. Ayrıca aile üyelerimizde, çoluk çocuğumuzda bunu uygulamamız çok önemli bir husustur. “Aman yorulmasın, üzülmesin, yardımcı olayım” diye düşünürüz ancak aslında ‘iyilik yaptım’ derken kötülük yapmış oluruz.
Öte yandan kişi eğer yardım talebinde bulunursa arkayı dönüp gitmek doğru değildir. Yardım talebi geldiğinde ve süreç başladığında öğrenmemiz gereken şeyleri de öğrenebiliriz. Dolayısıyla sistemde her şey en ince ayrıntısına kadar hesaplanmış. Hayat denilen bu imtihanda hiçbir dersten kaçma gibi bir şansa sahip değiliz. Mezun olmak için sıkı çalışmalıyız, sorumluluktan kaçamayız. Karşımıza çıkan her şeyin muhatabı biziz. Yardım isterken de, yardım ederken de herkes bunun farkında, bilincinde olmalı. Çünkü bu dünya böyle bir yer. Herkese iyi hafta sonları diliyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.