Mahalle esnafının önemi arttı
Mahalle esnafının önemi arttı
Koronavirüs salgınını bertaraf etmek amacıyla aylardır sokağa çıkma kısıtlaması yaşamaktayız. Sokağa çıkmaya izin verildiği günlerde ise arabasız ve yürüme mesafesinde bulunmamız ifade edildi. Insanlar alışveriş merkezleri yerine mahalle bakkallarına ve esnafına yöneldi. Yıllardır ihmal ettiğimiz mahalle bakkalları ve mahalle esnafları yeniden gündeme oturdu.
Aslında mahalle kültürümüzün en önemli detayıydı onlar! Mahalle bakkalı, kasabı, manavı, terzisi, berberi v.s… Esnaf çarşılarımız vardı ve ihtiyaçlarımızı onlardan karşılardık. Fiyatlar uygundu, yüzler güleçti. Paranız olmasa bile veresiye yazdırır, sonra olduğunda verirdiniz. Çocuğunuzu, evinizin anahtarını teslim eder, gözünüz arkada kalmazdı. Bakkal amca, berber abi, manifaturacı ablalarımız olurlardı. Samimiyet vardı yani…
Alışveriş merkezlerinin pıtırak gibi arttığı günümüzde maalesef küçük esnaf can çekişmeye başlamıştı. Artık her şehirde hızla yayılan büyük alışveriş merkezleri, zincir marketler ve internet mağazalarıyla rekabet etmeleri imkansız hale gelmişti. Hazır üretimler bazı meslekleri ise ortadan kaldırdı. Örneğin hazır giyim ve tekstil sanayisinin gelişimi, ulaşılırlığı ve ucuzluğu mahalle terzilerini tamamen ortadan kaldırdı. Eskiden siparişleri yetiştiremeyen, kapılarında kuyruklar oluşan terziler bugün sadece tamirat yaparak ayakta durmaya çalışıyorlar..
Yeni nesiller ise bu duyguyu hiç anlayamıyor. Çünkü çocuk görmemiş ki mahalle bakkalını. Gözünü alışveriş merkezinde açmış! Mahalle görmemiş çocuk. Her turlu ihtiyacı alışveriş merkezlerinde giderilmiş.Anne baba alışveriş yaparken o oyun odalarında oynamış, rengarenk ve canlı vitrinlerin önünde koşmuş. Biz öylemiydik! Mahalle de koşar, oynar, yorulup terleyince bakkaldan gofret gazoz alır, paramız yoksa yazdırır ya da babamız verecek derdik. Parası olmayanlarla aynı gazozu simidi paylaşırdık…
Ancak koronavirüslü günlerde mahalle esnafının değeri bir kere daha açığa cıktı. Berberlerin kapanması ile saçlarımız uzadı. Ekmeği mahalle bakkalından almaya başladık. Yırtık ve söküklerimiz için mahallemizdeki terzilerin yollarını gözler olduk.
Günümüz ekonomik koşulları eskinin geleneklerini ve ticaret anlayışını değiştiriyor. Genel anlamda daha iyi gibi gözüken bu durum aslında ilişkileri ve yerel ekonomiyi olumsuz etkileyip samimiyetsiz piyasalar oluşmasına neden oluyor. Nasıl yapılır, nasıl bir çözüm bulunur bilemiyorum ama küçük esnafı ayakta tutmak, mahalle kültürünün ve insan ilişkilerinin samimi bir şekilde devam etmesi için gerekli olan bir durum. Mahalle kültürünü yaşatmak için yatay mimari dönüşümü gibi küçük esnafı da sisteme dahil edecek yöntemler geliştirilebilir. Koronavirüs kısıtlamaları ve evde kalmak bize mahallemizde unuttuğumuz küçük esnafın değerini bir kere daha gösterdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.