Yılın 364 günü şiddet ve kötü muamele gören kadınlarımız için bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü. Bugün çeşitli kurum, kuruluş ve sivil toplum örgütlerince bir çok program yapılacak, kadınlarla ilgili çeşitli beyanatlar basına yansıyacak.

Ancak             şurası da bir gerçek ki, kızların okumayı seçmesinden, bir işe girip, parasını kazanarak ayakları üzerinde durmasından, kendi hayatındaki seçimleri üzerinde söz sahibi olmasından daha doğrusu kendi seçimlerini kendisinin yapmasından korkuyor, adeta endişe duyuyor bazıları.

Geleceğe yönelik aile kurma dışında pek bir planı olmayan kızları, bilinçlendirmek yahut kendini geliştirecek farklı alternatifler sunmaktansa, kendi isteği ya da ailesinin zoruyla evlendirmek göreneklerimize çok uygun bir çözüm gibi görülüyor  hala nedense?

     Oysa kendi kararlarını veremeyecek hem de çocuk sayılabilecek bir yaşta evlenerek aşmakta zorlanacağı birçok sorunun ortasında buluverir kendini tanıma fırsatı verilmeden evlendirilen bu kızlar. Sözde gelin gittikleri evlerde en azından sözlü şiddete hatta daha fazlasına   maruz kalırlar ve bir daha hiç unutamayacakları acımasız baskılar görürler!..

     Yaralanır, örselenir; ruh ve beden sağlığını yavaş yavaş kaybederler zamanla…Üstüne bir de zır cahilliğiyle, arka arkaya çocuk doğurmayı ve mutsuzluğuna bu çocukları ortak etmeyi bir marifet zannederler. Bu şartlarda, mutsuz evlerde büyüyen çocuklar erkek olmayı baskı kurmak, kız olmayı boyun eğmek olarak öğrenirler ailelerinden.

Bütün bu olumsuzluklara rağmen hala 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutlayabiliyoruz. Kadına şiddet, kadına tecavüz ve kadına mal gibi olumsuz eylemlerin bir an önce bitirilmesi için toplum olarak işbirliği yapmalıyız. Hep birlikte kadına yönelik şiddete dur demeliyiz. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun.