Bitmez, tükenmez saygıyla!

2 gün önce 24 Kasım Öğretmenler Günü’ydü. Öğretmenler Günü’ne, Aziz Valentin gününden bile daha az önem verilmesi can sıkıcı. Öğretmenlerimize bitmez, tükenmez saygıyla…

Hiçbir hak, bir masumun hakkına girmeyi mübah gösteremez! Aybüke öğretmen, yeni atanmıştı, hayat doluydu, öğrencileri onu çok seviyordu. Bazı insan hakları savunucuları (!) insanlık için sıktıkları kurşunlarla (!) onu hayattan kopardılar. Bunlara sorsanız, AB, BM ve diğer harfleri bünyesinde barındıran sözde insan hakları ve adalet savunucuları, katilleri savunurlar. Buna da yanlışlıkla oldu derler.

Ey kuzu postuna bürünmüş domuz sürüleri, sizin savunduğunuz çakallar, 150 öğretmenimizi şehit etti!

Aybüke öğretmen 22 yaşındaydı, Neşe Öğretmen 21, Nurettin öğretmen 23, İbrahim, Zeki, Mahmut, Ali, Erol...

Ne için öldürdünüz bu gencecik fidanları? Ellerindeki kurşun kalemden mi korktunuz?

Kadın, çocuk ve masumları öldüren hiçbir dava kabul edilemez! Bize canını emanet edeni tehdit etmeniz, insanlık değildir. Bunların ne insanlıkta ne de herhangi bir milletin töresinde yeri yoktur!

Babası ile birlikte, ellerinde yeni boyattığı okulun boyası, üstünde taşıdığı kömürün karası ile vurdunuz Neşe öğretmeni! Bunu yapan insan olamaz! Keşke bunu yapan zevat LGBT’yi bildiği kadar insanlığı bilse, onları savunduğu kadar insan olmayı savunsaydı.

Bu bir milliyet meselesi değil cibilliyet meselesidir! Ben 150 öğretmenimizi katleden, onları savunanları sevmiyorum.

Aybüke, Neşe ve Nurettin öğretmenleri katledenlerle aynı türden olmayı, aynı havayı solumayı, aynı toprağa basmayı bile içime sindiremiyorum.

Öğretmen vurmak, kadın vurmak, çocuk ve masum vurmak, hiçbir kitapta yazmaz. Bunu yapmak için kitapsız olmak gerekir!

Tüm öğretmenlerimizin geçmiş Öğretmenler Günlerini tebrik ediyor, şehit öğretmenlerimizi rahmetle anıyorum...