16 Nisan Pazar günü yapılacak olan referanduma sayılı günler kala bütün gözler  ev kadınlarına ve gençlere yöneldi. Şimdiye kadar yapılan kamuoyu araştırmalarına göre referandumun sonucunu, kararsızların büyük bir çoğunluğunu oluşturan ev kadınları ve hala daha kararını veremeyen gençlerin oyları etkileyecek.

Meydanlara çıkan evet ve hayır cephesi bütün çalışmalarını bu ikili üzerine yoğunlaştırmış durumda. Anketlerde kararsızların yaklaşık yüzde 20 oranını oluşturan kararsız ev kadınları, belli ki referandumun temel kaynağı olacak.

Ülkemizde her üç seçmenden birinin ev kadını olduğu gerçeğinden yola çıkacak olursak, oranın çokluğu konusunda bir fikir sahibi olabiliriz. Aynı zamanda genç bir nüfusa sahip olan ülkemizde genç seçmenleri de görmemezlikten gelemeyiz.

Yeni Anayasa değişikliğinde  seçme ve seçilme yaşının 18’e indirilmesi ile bir nebze olsun gençlerin gönlü alınmış oldu. Gençler referandumda evet çıkmasının ardından Türk siyasi hayatında daha aktif rol alabilecekler ve siyasi çalışmalara daha çok zaman ayıracaklardır.

Ev kadınlarına yönelik çalışmalar yapan evet ve hayır cephesi de, kendilerini en iyi anlatabilen ev kadınlarının oylarını alacağı kesindir. Ailenin temeli olan ev kadınları da sadece kendileri oy kullanabileceği gibi aile içerisinde 18 yaş üstündeki çocukları üzerinde de önemli bir etkisi olduğu da kesindir.

Referandum seçimi öncesinde yapılacak olan ev ziyaretleri ve küçük mahalle toplantıları kararsız olan ev kadınları ve gençler üzerinde etkili olacağı inancındayım. Yapılacak ev ziyaretlerinde ev kadınları ve gençlerin yanı sıra emekli ve yaşlı vatandaşlarımıza da referandumun önemi anlatılarak sandığa gitmeleri sağlanmalıdır.

Bu kitleleri etkilemede ev ziyaretleri çok ama çok önemli. Kapı kapı dolaşıp Anayasa değişikliğinin ne getirdiğini veya ne götürdüğünü bu kitleye anlatabilme becerisini daha iyi kullanan, kararsızların kararlarının oluşmasında etkili olacaklar.