Erhan Dargeçit

Erhan Dargeçit

Üniversite sorunundan kriz olmaz

Üniversite sorunundan kriz olmaz

Her gün yeni haberlerle Boğaziçi Üniversitesi’ndeki olayların gelişmelerini öğreniyoruz. Burada birkaç konunun olduğuna dikkat çekmek gerekir diye düşünüyorum.

Birincisi; Boğaziçi Üniversitesi’ne, aynen Selçuk Üniversitesi’nde(SÜ) olduğu gibi, aynen Necmettin Erbakan Üniversitesi’nde(NEÜ) olduğu gibi, aynı kanunlar içerisinde rektör atanmıştır. Yani Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Melih Bulu ile NEÜ Rektörü Cem Zorlu’nun atanması arasında veya yine Konya’nın köklü üniversitesi SÜ Rektörü Metin Aksoy’un atanması arasında hiçbir fark yoktur. Dolayısıyla buradaki sorunun üniversite öğrencilerinin, atanan rektörle ilgili endişeleridir. Bu durum da kesinlikle yanlış görülecek bir durum değildir. Yani Boğaziçi Üniversitesi’ne bir rektör atanmıştır, bu rektörden öğrenciler memnun değildir. Memnun olmayan öğrenciler de demokratik haklarını kullanarak bu durumu protesto etmektedirler.

İkinci konu ise şudur: Bu tür gençlik eylemlerinde radikal sol veya radikal sağ örgütlenmeler çok daha kolay ve karşılık alabilecekleri provokasyonları sağlayabilmektedirler. Çünkü gençlik, dinamiktir ve hemen tepki verir. Ayrıca üniversiteli gençlik, bu konuda çok daha hızlı, çok daha pratik ve çok daha bilinçli bir gençliktir. Dolayısıyla üniversitede başlayan eylemlere önlem alınamazsa halk karşıtı, bölücü örgütlerin yuvalanacağı bir yer olabilir. Aynen Gezi Olaylarında olduğu gibi… Zararsız bir çevre eylemi olarak başlayan Gezi Olayları, PKK’dan, DHKP-C’ye kadar birçok bölücü örgütün provokasyonlarıyla büyümüş ve çevre eylemi olmaktan çıkmıştı.

Bizim vatandaşlarımız olaylara “tuttukları” partinin bakış açısıyla baktıkları için; genelde olumlu değerlendirmeler yapamamaktadırlar. Yani toptancı bir anlayışla ya “terörist eylem” deyip ya da “haklarını arıyorlar” deyip geçmektedirler. Halbuki olayları salt bir yönden düşünmek sorunu belki o anlık çözmüş gibi görünebilir ancak köklü çözümler bu şekilde ortaya çıkmaz.

Boğaziçi Üniversitesi olaylarında öğrenci gençler demokratik haklarını kullanmak için yola çıkmışlar ama birçok provokasyona da uğramışlardır. Gözaltına alınmışlardır. Ve de dün itibariyle gözaltında hiçbir öğrenci kalmamıştır.

Üçüncü konuyu da atlamayayım: Bu eylemler Hükümet’e karşı eylemler değildir ve de bu hale getirilmemelidir. Bir rektör atanmıştır, bu rektörü öğrenciler hatta öğretim görevlileri de bu görevde istememektedir, dolayısıyla vatandaşlıklarından doğan hakları gereği istemediklerini ortaya koymaktadırlar. Aslında bu gerginliğe son verecek ve bu olayları bitirecek konu, söz konusu rektörün bu görevde başarılı olamayacağını görmesiyle neticelenecektir.

Daha önceki yıllarda Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan, toplumun çeşitli gruplarının ortaya koyduğu taleplere sıcak bakar ve de buna göre bir önlem almaya çalışırdı. Bu durumun birçok örneğini vermek mümkündür. Yani Sayın Cumhurbaşkanı, aldığı karar eğer vatandaşın haklı ve makul talepleri doğrultusundaysa kararını değiştirebiliyor ve halkın dediğine kesinlikle kulak veriyordu. Burada da öğrencilerin demokratik bir talebi var ve Cumhurbaşkanı bu talebi görmezden gelmeyecektir.

Aslında bu gibi durumların yaşanmaması için, üniversitelerde bir reforma gidilmesi şart olarak gözükmektedir. Her üniversite kendi yönetimini belirleyip, o üniversitenin başarısı için çalışacak yönetimler oluşturacaktır. Kısacası “özerk üniversiteler” ülkenin bilim insanı yetiştirmesinde çok daha etkili olacak yapılanmasını sağlayacaklardır. YÖK’ün genel müdür, rektörlüklerin de müdürler olarak görev yapması süreci değişmelidir.

Sözün özü; Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri demokratik haklarını kullanmaktadırlar ancak Devlet burada yuvalanmaya çalışan provokatörleri aradan çıkartmalıdır. Provokasyona izin verilmemelidir. Rektör görev yapıp, yapamayacağını bir kez daha enikonu düşünmelidir. İnatla yöneticilik yapmak başarı getirmez. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu konuda çözümü öğrencilerin ve öğretim görevlilerinin talepleri doğrultusunda değerlendirmelidir. Bu tür sorunların aşılması için kökten bir çözüm de üretilmelidir.

 

Dostlukla kalın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Erhan Dargeçit Arşivi