Yolcu Aziz Kaya

Yolcu Aziz Kaya

Temeli Hak Olmayanların Binası

Temeli Hak Olmayanların Binası

Ey yolcu dur lütfen dur!

Ey cân bu gidişimiz nereye ?

Ah yarınlarımız ah! Siz değerli yârınlarımız ne kadar kaldınız, bize daha ne kadar misâfir olacaksınız. Yârınlar meçhul ki hem de ne meçhul, her alan da, her anlamda hakîkaten çôk meçhul. Dünler ise sanki hayal gibi gelip ve geçti. Daha dün çocuk iken bu gün yaşlanmanın kapılarını aralıyoruz. Daha dün gençlik hayallerini kurar iken, bu gün ihtiyarlığın basamaklarını tırmanıyoruz. Daha dün bekâr iken, şimdi eş, evlat sâhibi oldun ve sorumluluklarını yapıp yapamadığını düşünüyorsun. Bu hassas konu da, insanın kendisini hassâsiyetle masaya yatırması gerektiğini düşünmeli, düşünmeliyim, düşünmeliyiz. Zaman zaman kendimizi bir kenara bırakıp tamamen onları düşünmen gerektiğini de düşünür olduk değil mi? Yeter artık yeter, şimdi düşünmeyi düşleme zamanı değil, bilakis düşünceyi fiiliyata dökme zamânı.

Azîzim!

Sevdiklerini düşünmek isteyenler önce kendini en güzel şekil de yetiştirmeli, kendini en güzel şekil de doldurmalı, kendini hayata ve âhirete hazırlamalı.

Sâhi be kardeşim sen kendini ne kadar doldurabildin ki ?

Kim bilir belki de doldurmayı, kendi kendini doldurmayı bile kurgulamadın.

Kim bilir belki de kendi kendini enerji merkezi hâline getirmedin.

Kim bilir belki de kendi kendini dengeleyemedin ve ölçemedin.

Kim bilir belki de kendi kendini sevgi ve muhabbet merkezi hâline getiremedin.

İnsan önce kendini beslemeli.

İnsan önce kendini yetiştirmeli.

İnsan önce kendisi olmalı.

Azîzim, insan bu yol da önce iki başlılıktan kurtulmalı veyâ farkedemediğimiz bir çok başlılıktan kurtulmalı.

İnsan önce özüne doğru yürüyüş yapmalı.

İnsan önce vâr oluşu idrâk etmeli.

İnsan önce özünün temellerini çok iyi atmalı.

Ah temeller ah!

Hayâtımız da çektiğimiz bütün sıkıntılar o temelsiz temellerden kaynaklanıyor.

Temeli sağlam olmayan binalar da, nice cânlar telef oldu, boşu boşuna da kurban oldu.

Temeli hak olmayanların binası her dâim sanal olmuştur. O sanallar ile temel atanlar ise sanki fay hatlarının üzerine binâ yapmış gibidir. Tabiki temeller de farklı farklıdır. Şahsi temellerimiz, eşlik temellerimiz, evlatlık temellerimiz, komşuluk temellerimiz, iş hayatı temellerimiz, arkadaşlık ve dostluk temellerimiz, sosyal ve toplumsal temellerimiz. Kim ki t/emel/ini h/ak ile süsledi, işte o vakit emel'ine en güzel şekil de ulaştı. O ulaşılan emel'ler ise her dâim ak ve pâk oldu. Ey cân üzülme, dünkü temellerini doğru atamamış olsan da, bu günlerimiz bâkir, bu günlerimiz tâze, bu günlerimiz işlenmeye müsâid. Dünkü nefesler dün de kaldı, bu günkü nefesler ise yâ ânımız da, kimbilir belki de yanıbaşımız da, kim bilir belki de o mutlu ve huzurlu nefesler bize doğru yaklaşmakta. An ey câncağazım an. Şu ân eserinin, şu ân kitabının üzerin de uzun uzun durmalı, o ânı çok iyi okumalı, çok iyi anlamalı ve çok iyi bir şekil de yaşamalı. Vâllâhi her işlem an da olup bitmekte, her filler anda oluşmakta, nâr da an da oluşmakta, nur da an da oluşmakta. Âlemleri yoktan vâr eden yüce Allâh, çok merhametli ve çok bağışlayandır. O ânı yeşertmek isteyenlere her dâim vesileler halk eder, O Rahmân olan yüce Allâh, her yarattığını kuşatır, her yarattığına merhamet eder. Kul kulluğunu bildiği sürece, kul temellerini hâk ile atmaya gayret ettiği sürece, Allâhta o kuluna her dâim yardım edecektir. Kul yeter ki dünündeki hataları farketsin ve binpişman olsun. Samimi bir tövbe vâllâhi dünyâdaki en güzel anahtardır. Kim bu anahtarı usûlüne ve adâbına göre kullanırsa, inanıyorum ki tövbeler kabul olunur, inanıyorum ki o an, anlarımız bayram eder, o an gözümüzdeki ve gönlümüzdeki perdeler kaldırılır. Sultânım insan kardeşim, bizler önce istikâmetimizi belirmeden önce, kişiliklerimizi kavrayalım, nereden geldiğimizi çok iyi anlayalım, anlayalım ki tekrar geldiğimiz yerlere döneceğimizin idrâkine varalım.

İşte o vakit istikâmetimizi daha iyi belirler, işte o vakit doğru istikâmete doğru ilerleriz.

İşte o vakit emeklerimiz boşa gitmez.

İşte o vakit temelleri sağlam atarız.

İşte o vakit andaki hakikâtimize doğru sağlıklı bir şekilde ilerleriz.

Kardeşlerim kabirler giden ve gelmeyen yolcularla doludur, onların her bireri ayrı bir eser, ayrı bir nimet, ayrı bir ibrettirler. Onlar da şu âlem de hep gittiler, hep yürüdüler. Lâkin bir çoğu sorumluluğunu ve yaratılış sebebini unuttular da yürüdüler. Keşke kabirdekilerin sesi olsa da onları ibretli bir şekil de dinleyebilsek. Ey cânlar bir gün biz de o kabirlerde yerimizi alacağız. Peki yâ bizler! Bizler de o keşke diyen sessiz yolculardan mı olacağız, keşke biz de hatalarımızı ve yanlışlarımızı kabir de mi anlayacağız? Azîzim yâ sen, sen de kendi kendini keşfettin mi ? keşfinin sonucu olumlu da olumsuz da olsa ihlas ile tövbe et. Efendimiz Muhammed Mustafâ cennetlik olmasına rağmen çok istiğfar etmiştir. Biz de çok istigfar çekelim, sonra de kendi kendimizi Kur'an ve Sünnet ile dengelyelim inşaallâh.Ey Âdem insan ol insan, ol ki hamlıklardan kurtul. hamlıklardan kurtulanlar kulluk makâmına en yakîn olanlardır. Kul ile Rabbin arası en güzel halatlarla bağlamalı, en güzel urganlarla da örmeli. Sen ey yolcu şayet bu bağları kurar, o demlere ulaşır isen hiç durmâ, hak olan istikametine doğru aşkla şevkle ilerle. "Ruhunun seyahati, teninin hafiflemesine bağlı, o vakit durmâ maddeden vaz geç, mânâyâ sefere çık." "Unutmâ! Boş'a tâlib olanlanlar, boşluğâ düşmeye mahkumdur." "Ey Hakikati arayan kişi, sen tercihlerinle kapattığın hakikati aramaktasın, durma! Kapattıklarını arala."

"Ey cân! Tercihler nâr ve nur gibidir, ikisi aydınlatır. Lâkin birisinin aydınlığı sizi karartır, bir diğeri ise nurlandırır." Anadolu'da Bugün bizler de kendi ellerimiz ile kapattığımız hakikatimizi aralamalıyız. Bu duygu atmosferiyle Anadolu'da Bugün Gazetesi'nin emektarlarını, yazarlarını, okurlarını saygıyla hürmetle selamlıyorum efendim

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yolcu Aziz Kaya Arşivi
SON YAZILAR