CHP önümüzdeki hafta sonu kurultaya gidiyor. Şimdilik genel başkanlık için Kemal Kılıçdaroğlu dışında, Muharrem İnce, Ümit Kocasakal ve Ömer Faruk Eminağaoğlu aday gözüküyor. Tabii ki son ana kadar aday çıkabilme şansı vardır. Tek şart; delegenin yüzde 10’u aday gösterecek. (Yanlış bilmiyorsam)

CHP’de her dönem genel başkandan memnun olmayan adaylar çıkar. Demokratik bir yarış sürer. Nihayetinde CHP delegeleri adaylar arasından birine karar verir. İşin bu tarafı partinin kendi içerisinde alacağı karardır. Biz Konya için etkisi nedir buna bakalım.

2019 seçimleri itibariyle Türkiye’de siyasetin şekli değişecektir. Daha liberal bir sistem gündeme gelecektir. Seçilecek cumhurbaşkanı siyasi olacaktır ve TBMM’ye denetlemede bağımlı icraatta bağımsız olacaktır. Yani daha anlaşılır şekli şöyle açıklanabilir: Eğer iş bulma, tayin vb sorunlarınız varsa gidilecek yer TBMM değil, Hükümet’e bağlı bakanlıklar veya Parti yönetimi olacaktır.

Bu doğrultuda şunu da söyleyeyim; eskisi gibi bilmem ne partisinin belde teşkilatı, ilçe teşkilatı, hatta il teşkilatı kimlerden oluşmuş çok büyük önem arz etmeyecek. Daha merkezci bir siyaset yönetimi olurken şehirlerde de belediye başkanları zaman içerisinde en yetkili isimler olacak.

Şehirlerde partilerin temsilcileri de, daha çok, partinin genel merkez yönetimindeki isimler olacak. Dolayısıyla Konya’dan CHP yönetimine seçilecek isim çok büyük önem arz ediyor.

Ancak bilindiği üzere yönetim listesine girmek o kadar da kolay bir iş değil. Yani öncelikle matematiksel hesaplar burada gündeme gelir. Yani Konya’nın 28 kurultay delegesi vardır. Bu kurultay delegeleri ortak bir karar verip bir ismin yönetim listesine girmesi için “kulis” yürüteceklerdir. Tabii ki bunun da başını il başkanı çekecektir.

Hemen bugün CHP il başkanı tüm kurultay delegelerini toplayacak ve bir isim üzerinde uzlaştıracaktır. Konya için bu isim çok da zor değildir. Profesyonel olarak siyaset yapan bir milletvekili zaten mevcuttur. Kendi işinden başını kaşıyacak vakti olmayan veya boş zamanı olmadığından tabanla ilişki kurmakta zorlanacak bir kişinin parti meclisi(PM) üyesi olmasına gerek yoktur. CHP Konya Milletvekili Mustafa Hüsnü Bozkurt burada CHP için yönetime girmek adına biçilmiş kaftandır. Aynı zamanda tüm Türkiye’de de CHP saflarında karşılık bulan bir isimdir. Dolayısıyla 28 delegenin de desteğiyle, PM’de kazanacak listede Hüsnü Bozkurt isminin bulunması hiç de zor olmayacaktır.

Öteki taraftan siyasetten anlamayan birileri muhakkak ki “ben de adayım” diye diretecektir. Ancak örgüt bunu kendi içerisinde, örgüt disiplini nezdinde çözmelidir. Burada da en büyük görev il başkanına düşmektedir. Bu 28 delege 3-4 parçaya bölünürse bilin ki Konya’yı Ankara’da kimse ciddiye almayacaktır. Ve akabinde bir liste pazarlığı şansı da kalmayacaktır. Konya CHP örgütleri, Nezir Büyükcengiz’in vefatından beri olduğu gibi yine öksüz kalacaktır.

CHP’nin Anamuhalefet partisi ve iktidarın alternatifi olduğunu düşünürsek, bu olumsuzluk bilin ki Konya’yı da etkileyecek bir siyasi yanlış olacaktır.

Bu yazımı, şimdi çok anlayamayanlar, 2019 seçimlerinden sonra daha iyi anlayacaklardır ama iş işten geçecektir. O nedenle, Konyalı delegenin ön seçimiyle birinci sıraya oturup, milletvekili olan ve Konya’yı, Nezir Büyükcengiz’den sonra en iyi temsil eden milletvekili olarak tüm Türkiye’de kabul gören Hüsnü Bozkurt’un arkasında olmak hem CHP Genel Merkezi’ne, hem Konya CHP örgütlerine ve hem de Konya’ya büyük güç verecektir. Benden söylemesi…