Türkiye’de oldukça yaygın olarak görülen konstipasyon (kabızlık) Ramazan ayında artmaktadır. Beslenme ve uyku düzeninin değişmesi, tüketilen su miktarının azalması, posa azlığı ve fiziksel aktivitenin azalması gibi nedenlerden kabızlık oluşumu daha sık görülmektedir.

BESLENME DÜZENİNİN DEĞİŞMESİ

Sabah uyanma ve gece yatma arasında sürekli gıda alan vücudumuz Ramazan ayında ortalama 14 saat açlık karşı karşıya kalmaktadır. Bu süre içerisinde gıda girişi olmayınca bağırsak çalışması da yavaşlamaktadır. Beslenmedeki bu değişiklik kabızlığı tetiklemektedir.

Kabızlığı önlemek için iftar ve sahurda posanın artırılması gerekmektedir. Kurubaklagiller, kereviz, brokoli, karnabahar, ıspanak, tam tahıllar, buğday, çiğ sebze ve meyvelerin posa içeriği yüksektir. Bu yüzden iftarda bol salata tüketmeli ve pirinç pilavı yerine tam tahıl ekmek veya bulgur pilavı tercih edilmelidir. Et veya tavuk gibi protein kaynakları sebzeler ile sotelenmelidir. Ayrıca iftardan 3 saat sonra meyve kabukları ile birlikte tüketilmelidir.

TÜKETİLEN SU MİKTARI ÖNEMLİ

Su miktarı azaldıkça bağırsak çekilen su miktarı çoğalmaktadır. Bu durum dışkıda kuruluğa sebep olmakta ve dışkının bağırsaktan ilerlemesi yavaşlatmaktadır.

Kabızlığı önlemek için orucunuzu mutlaka su ile açmalısınız. Daha sonra çok sıcak olmayacak şekilde çorba içilmelidir. Böylelikle sıvı dengesi az da olsa korunacaktır. İftar ve sahur arasında bol su içilmelidir. Suyu tek seferde içmek yerine yudum yudum içmek sıvının vücuttan hızla atılmasını engelleyecektir.

Tüketilecek olan su miktarı kgx30-35 ml formülü ile hesaplanabilmektedir. Örneğin 50 kg olan bir birey ortalama 1,500 – 1,650 mL su içmesi yeterli olacaktır. İftardan sonra veya sahurda içilen çay ve kahveler vücuttan su atımını artırmaktadır. Bu yüzden çay ve kahve tüketiminin azaltılması vücutta sıvının tutulumu açısından önemlidir.

DÜZENSİZ UYKU KABIZLIK YAPMAKTADIR

Düzensiz uyku vücutta salgılanan hormonlarda anormalliklere neden olmaktadır. Bu anomali vücudun düzenini tamamen bozmakta ve bağışıklığı düşürmektedir. Düşen bağışıklık ile birlikte bağırsak ve mide hemen etkilenmekte olup virüs, bakteri, mantar veya parazit gibi mikroorganizmaların saldırılarına daha açık hale gelmektedir. Bu yüzden kabızlık problemi çekiyor ve sık hastalanıyorsanız öncelikle uykunuzu düzenli hale getirmelisiniz.

FİZİKSEL AKTİVİTE KABIZLIĞI ÖNLEMEKTEDİR

Vücudumuz hareketli bir organizmadır. Bu yüzden hareketsizlik vücudu tembelleştirmekte olup işlevlerini yeterince yapmasını engelleyerek hastalıklara davetiye çıkarmaktadır.

Hareketsizlikten etkilenen organlardan biri de bağırsaktır. Bağırsaklar hareketsizliğe bağlı tembelleşir ve kabızlık problemleri oluşturmaktadır. Oruçta uzun süren açlıktan dolayı hareketsiz kalmamak çok normaldir. İftardan sonra yapılan yürüyüşlerle bu durumun önüne geçmeniz mümkün.

ŞEKER HASTALARI YÜRÜYÜŞ YAPMADAN ÖNCE ŞEKERİNİ ÖLÇMELİLERDİR

Şeker hastası olan bireyler yemekten sonra alınan fazla miktarda karbonhidrata bağlı tokluk kan şekerleri yükselebilmektedir. Tokluk kan şekeri 300 mg/dl ve üstü olan bireylerin kesinlikle yürüyüş yapmamaları gerekir. Çünkü yürüyüş yapılırsa vücut ketozise girebilmektedir.

Hayırlı Ramazanlar.