Kadına şiddete hayır
1999 yılında Birleşmiş Milletler tarafından 25 Kasım tarihi 'Kadına Karşı Şiddetin Ortadan Kaldırılması İçin Uluslararası Mücadele Günü' olarak kabul edilmiş ve o tarihten bu buyan çeşitli etkinliklerle kutlanmaktadır.
Kadına yönelik şiddet; kamusal veya özel yaşamda, kadınlara fiziksel, cinsel veya psikolojik acı, ıstırap veren ya da verebilecek olan, cinsiyete dayanan eylem, tehdit, zorlama, keyfi olarak özgürlükten, ekonomik gereksinimlerden yoksun bırakma, küçük yaşta evlenmeye zorlama, çocuk doğurmaya zorlanma, erkeğe bağımlı hale getirme gibi davranışlar olarakta belirlenmiştir.
Aslında yukarıda saydığımız eylemlerin hepsi insan hakları ihlalidir. Bütün bunlara ek olarak ta bu kadar çeşitli, bu kadar yoğun şiddet türlerinin en dayanılmazı, en vahimi, en korkuncu, en temel insan hakkına 'yaşama hakkına 'yapılan saldırıdır.
2016 yılının başından bu yanan ülkemizde her yaştan, her şehirden, her kültürden 238 kadının yaşam hakkı elinden alınmıştır. Kadınlar bu hızla öldürülmekte. Şiddete maruz kalan kadın sayısı hakkında net bir bilgiye ulaşmak bile mümkün değil. Her üç kadından birinin, yaşı kaç olursa olsun şiddet gördüğü bilimsel araştırmalarla kanıtlanmış durumda.
Toplumun genelinde görülen şiddet artışı, fazlası ile kadınlara yönelik şiddet artışı olarak şekil bulmakta. Toplumda şiddetlenen düşmanlık ve karşıtlıklara, giderek daha muhafazakarlaşan, farklı yaşam biçimleri, farklı değerler arasında ciddi değerlerin olduğu bir dönemdeyiz. Kadına yönelik nefretin dışa vurumu görünür kılındı. Kadına yönelik şiddet neredeyse meşrulaşacak görünümde.
Ülkemizde kadın cinayetleri de o kadar vahim hale geldi ki; tabiri caizse tavuk keser gibi kadın cinayetleri işlenmeye başlandı.Ne zaman bir gazete okumaya kalksak veya haberleri izlemek istesek mutlaka bir kadın cinayeti haberiyle karşılaşır hale geldik.
Hele bir de bu konudaki yaptırımların yetersiz kalması ve gerekli önlemlerin alınmadığını veya önlemlerin alınmasında ihmallerin yaşandığını gördükçe sinir katsayımız daha da artar hale geldi. Allah’ın erkeklere birer emaneti olan kadınlara daha sevgili, daha saygılı ve daha merhametli yaklaşmak gerek. Unutulmamalıdır ki, kadına şiddet uygulayan erkeğide bir kadın doğurmuştur.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.