Halis Özdemir

Halis Özdemir

Perşembe Hadisi

Perşembe Hadisi

Ebû Hüreyre radıyallanu

anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallalla- hu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Ey müslüman hanımlar! Hiç bir komşu hanım, bir koyun paçası bile olsa, komşusuna vereceğini küçük gör(üp vermemezlik et) meşin.”

(Buhârî, Hibe 1, Edeb 30; Müslim, Zekât 90. Ayrıca bk. Tirmizî, Velâ 6)

Açıklamalar

Araplar, evde kocasına bir nevi komşuluk ettiği için evin hanımı­na çâre dedikleri gibi, hanımın kumasına da kinâye yoluyla çâre derler. Burada çâre, “komşu kadın” anlamındadır.

Firsin, aslında deve tabanı de­mektir. Koyun tırnağı anlamında da
kullanılmaktadır. Dilimizde “paça” denilir. “Koyun paçası" (veya koyun tırnağı) hediye etmek âdet olmadığı için burada hediye edilecek şeyin azlığı abartılı şekilde ifade edilmiştir. Yani ne kadar küçük ve az olursa olsun, komşular arasında hediye alıp vermenin ihmal edilmemesi istenmektedir.

Hadisteki uyarı, hediye veren komşu kadına yöneliktir. Nitekim bu hadis Sahîh-i Müslim'de “Az bir şey de olsa sadaka vermeyi teşvik, azımsayarak küçük bir şeyi vermek­ten geri durmamak" başlığı altında yer almıştır. Müslim'in Sahîh’indeki bab başlıklarını da Nevevî koymuş­tur. Bu iki hususu dikkate alarak biz hadisi, Nevevî’nin anladığı şekilde tercüme ettik. Ayrıca Buhârî de hadisi Hibe Bölümü’nün ilk hadisi

 

olarak değerlendirmiştir. Şuna da işaret edelim ki, hadisteki uyarının, kendisine bir şey hediye edilen komşu kadına yönelik olması da muhtemeldir. Buna göre mâna, “Hiçbir komşu kadın, bir koyun pa­çası bile olsa komşusunun hediye ettiği şeyi küçümsemesin" demek olur. Nitekim hadis böyle de tercü­me edilmiştir. Biz yaptığımız ter­
cümenin, hayır yollarının çokluğu konusuyla olan alâkası noktasından daha isâbetli olduğu kanaa­tindeyiz. Hem hediyede ölçü, verilenin ihtiyacı ya da arzusu değil, verenin imkân ve cömertliğidir. Halkımız,“Az veren can­dan, çok veren maldan" diyerek bu noktaya işaret etmektedir. “Dostum beni ansın da isterse soğan kabuğu ile ansın" sözü de hadisimizdeki ölçü­nün kültürümüze yansımasından başka bir şey değildir.

Hadîs-i şerifte doğrudan müslüman hanımlara hitâbedilmiş olmasını iki şekilde yorumlamak mümkündür;

* Komşular arası ilişkiler daha çok hanımlarca yürütüldüğü için onların
dikkati çekilmiştir.

* Alınıp verilen şeyleri küçümse­me, azımsama ve hatta dedi-kodu vesilesi yapma daha çok hanımlar arasında görülür. Bu yüzden uyarı onlara yöneltilmiştir.

Hadisten Öğrendiklerimiz

  1. Hiçbir iyilik küçük görülmemelidir. Azımsandığı için ihmal edilecek iyilik ve hayırlar sonuçta büyük kayıplara vesile olur.
  2. Çok küçük ve basit şeylerle de iyilik ve hayır işlemek mümkündür.
  3. Komşular arasındaki küçük de olsa ikramlar başlı başına birer iyiliktir.
  4. İyiliği küçük görme daha çok hanımlarda görülen bir kusurdur. Onları bu konuda eğitmek gerek­mektedir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Halis Özdemir Arşivi
SON YAZILAR