Gülten Aldemir

Gülten Aldemir

Öfkenin Yöneticisi Olmak Üzerine

Öfkenin Yöneticisi Olmak Üzerine

Öfke davranışı son zamanlarda hem Türkiye genelinde hem de dünyada meydana gelen şiddet ve zorbalık şeklinde ortaya çıkmaktadır. Dikkat edilmesi ve yönetilmesi gereken bu duygular gün geçtikçe çoğalmaktadır. Psikologların en sık karşılaştıkları öfke ile ilgili problemler ise şunlardır: Aile içi şiddet, ailede alkol kullanımı, işyerinde mobbing, okulda akran zorbalığı, artan nüfustan kaynaklı gerileyen sağlık alanında yetersizlikler, ulaşım ve trafik, giderlerin artması ve gelirlerin yetersizliği, iletişim problemleri, psikolojik olarak baskı altında hissetme, ayrımcılık, herkesin kendince kendini haklı görmesi, vb. konulardır.

Öfke günümüzde en çok karşılaştığımız duygulardan biridir. İnsanın içinden dışarıya yansıyanlar ise bazen bir ses yükseltme ile olabilirken, bazen de şiddete varan agresif davranışlarla da sonuçlanabilmektedir. Öfke duygusunu yönetmek için öncelikle bu duyguya sahip olan bireylerin, kendilerinde oluşan ve yükselen agresyonlarının farkında olmaları gerekmektedir. Yönetmek için öncelikle bilinçli bir şekilde farkında olmak gerekir. Bir sonraki adımda ise duygunun kabulü vardır. Örneğin; “Ben öfke duygusuna sahibim ve öfkemi yönetmek konusunda zorlanıyorum”. Farkındalık ve kabul sonrasında, kişinin bu duyguyu yönetmeyi istemesi gerekmektedir. Bunun için lisans mezuniyeti psikoloji olan bir psikologla çalışarak bu durumu aşabilirler.

Öfke yönetmek konusunda bireylerin en çok zorlandıkları konular arasında şu koşullar yer almaktadır. Bunlar; kendini ifade edememekten ya da zihinlerinde yer edinmiş ve kalıplaşmış olan yetersizlik duygularından kaynaklanmaktadır. Artan ekonomik problemler, iş ya da eğitim için şehir dışında bulunmak, en temel ihtiyaçlardan olan barınmada artan ev kiraları, genel olarak tüm giderlerdeki artış, büyük şehirlerde yaşanan trafik sorunları ve tahammülsüzlük, artan nüfustan dolayı eğitimde yaşanan aksaklıklar ve sağlık konularında ise hastanelerdeki yoğunluktan dolayı yeterli hizmeti alamamaktan olabileceği gibi duyguların bastırılması konusunda evde, işyerinde ya da okulda bireylerin psikolojik, fiziksel, mali, sosyal, vb. yaşamsal alanlarda zorlanmaları görülebilir.

Öfke duygusunun yönetimi kişiden kişiye, kişisel ihtiyaçlara, yaşam koşullarına göre değişmektedir.

7 yaşından 77 yaşına kadar her bireye toprakla oynamak iyi gelebilir. Bir saksıda çiçek yetiştirmek, toprağa ayak basmak, ağaç dikmek, tohum ekmek ve o tohumun ürününü beklemek, toprağı sulamak, ağaca sarılmak, doğada yürüyüş yapmak gibi.

Sanatsal bir işle meşgul olmak, bireyin zihninde biriken duygu ve düşüncelerini boya, kalem, fırça veya başka bir araçla kağıda, tuvale, deftere aktarılması bireyleri rahatlatan bir ikinci uğraş olabilir. Yazmak çok güzel bir rahatlama yöntemi olarak sayılabilir (günlük, şiir, söz, yazı).

Bir sanat terapistiyle çalışmak, grup sanat terapilerine katılmak ve paylaşım içinde olmakta rahatlatıcı olabilmektedir.

Sağlıklı beslenmek ve alanında uzman kişilerin söylediği şekilde su tüketmek, fiziksel aktiviteler yapmak (yürüme, koşma, yüzme, bisiklete binme), nefes egzersizleri yapmak bedensel ve ruhsal olarak bireylerin kendilerini daha iyi hissetmelerine yardımcı olacaktır.

Duygu ve düşüncelerin düzenlenmesinde zihne iyi gelebilecek müzikler dinlemek, enstrüman çalmak, konsere, sinemaya, tiyatroya gitmenin faydalı olduğu bilinmektedir.

Bireylerin kendi iç seslerini dinlemelerine yardımcı olarak yoga ve meditasyon yapmak ya da kendine iyi gelebilecek başka bir farkındalık çalışması bulmanın yararlarından bahsedilmektedir.

Seyahat etmek (uzun ya da kısa mesafe fark etmeksizin), bir yerden başka bir yere gitmek (piknik, misafirlik, gezi gibi), keşfetmeye ve gezmeye açık olmak, sosyal çevre ile görüşmek, birlik ve beraberlik içinde paylaşım içinde olmanın da yine ruhsal açıdan bireylere iyi geldiği bilinmektedir.

Tüm bunlar genel geçer ve bilimsel olarak insanlara iyi geldiği bilinen sayılabilecek birkaç örnektir. Öncelikle kişilerin kendilerini tanımaları, yeteneklerini bilmeleri, duygu ve düşüncelerinin tetiklediği davranışlarının farkında olmaları, öfke gibi agresyon içerikli duygularını kabul etmeleri ve bununla başa çıkmayı istemeleri gerekmektedir. Duygu, düşünce ya da davranışın yönetimi için kişilerin buna hazır ve istekli olmaları önemlidir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Gülten Aldemir Arşivi