Günlük yaşantımızda her alanda bir tüketim söz konusu.

Örneğin internet tüketimi, giyim tüketimi, yemek tüketimi gibi… Buda her bireyin farklı tarzlara ve farklı hayat koşullarına sahip olduğunu göstermektedir. Bireyin ihtiyacı olmadan aldığı bir kıyafet, aldığı bir yemek veya tüketmiş olduğu internet hayat koşullarını da çok farklışekillerde etkilemektedir.

Bir kız çocuğu küçük yaşlarda henüz bir şeylerin bilincinde olmadan her şeyden benimde olsun gibi bir isteğe girebilmektedir. Bu durum sadece kız çocukların da değil erkek çocuklarında da görülebilmektedir. Bireyler ben küçük yaşlarda bu ürünü tüketemedim (internet, giyim, yemek) şuan da daha fazla tüketebilirim gibi bazı durumlar yaşayabilir.

Her istediğini tüketmiş bireylerde ise ben bunları zaten tüketiyordum daha fazla her koşulda tüketmeye devam edebilirim gibi durumlar görülebilir. Yani ihtiyacımız kadar tüketmiyoruz kullandığımız internet kimi insan için çok az yararlanabildiği teknolojik bir faktörken kimi içinde çok fazla tüketilebilen bir faktördür. Giyim konusunda da bir ayakkabının her renginden bulunması gerekiyormuş gibi davrandığımız bir durum içindeyiz.

Kısacası insanlar sürekli bir tüketme eylemi içindeler. Tüketimin bilinçli yapılması şarttır. Bilinçsizce yapılan bir tüketim; üretime de zarar verir. Bu nedenle her birey tüketim konusunda dikkatli olmalı, israftan, gereksiz harcamalardan uzak durmalıdır. Ülkemizde her sene milyonlarca ekmek israfı, tonlarca su israfı ve büyük miktarda enerji israfı yapılmaktadır. Boşuna yırtıp çöpe attığımız her kâğıt, ormanların yok olmasına sebep olmaktadır. Arz talep dengesini bozan bu durum tüketicinin cebine de zarar vermektedir.