Sigorta çileleri…
Araç sigortaları son bir yıl içerisinde aşırı derecede artan fiyatları ve bin bir türlü kargaşalık ile gündeme gelmişti.
Ancak hemen her araç sahibinin başına gelen bir kaza sonrası yaşananlar ne anlatılacak ne de sabredilecek gibi.
Şayet başınızdan bir kaza geçti ise aracınızı yaptırmak için izleyeceğiniz yol tam bir çile yolu.
Bir kere kazadan sonra tutulan tutanağın size geri bildirimi ne kadar süre Allah bilir.
En önemlisi sigorta şirketlerinin haklarını korumak ve bağlı bulunduğu sigorta şirketini en az masraf ile nasıl kurtarırım düşüncesi daha doğrusu sigorta şirketinin talimatı ile canla başla çalışan Eksper arkadaşların durumları ise tam bir felaket.
Burada görevini hakkaniyet içerisinde yapan, Sigorta Şirketlerine, hem çalıştığı şirketin hem kaza yapan araç sürücüsünün hakkını en adilane bir şekilde koruyarak karar veren eksper arkadaşları kesinlikle ayrı tutuyorum. Onlara söylenecek hiçbir söz yok.
Ancak her sektörün olduğu gibi bu sektörün iyileri var ne yazık ki kötüleri de.
Eğer siz bir kazaya karıştı iseniz ve aracınızı kendi tanıdığınız bir firmaya veya sanayide güvendiğiniz bir ustaya götürdüyseniz yandınız ki ne yandınız!
Sanayide aracınızın bir önce tamirine başlanması için gelmesi gereken Eksper mümkün değil gelmez. Üç gün sonra gönlü olursa gelir. Bu kez usta-araç sahibi ve Eksper arasında korkunç bir gerilim yaşanır.
Zaten arıza yapan parçaların orijinali ile değiştirildiğini göremezsiniz. Çünkü eksper size kesinlikle yan sanayi parçayı almanızı kabul ettirir. Değiştirilmesi gereken parçaya 'Tamir olur' yazar. Misal 500 TL tutan işçilik parasına 300 TL yazar. Bu duruma itiraz ettiğiniz zaman ise Eksperin cevabı ve sizden ilk istediği, 'Bizim kendi anlaşmalı servislerimiz aracınızı oraya götürün' olur.
Ne münasebet! Ben aracımı sizin istediğiniz yere götürmek zorunda değilim. Kavga gürültü yapılan pazarlıklar sonucu eksper arkadaş genelde kendi tekliflerini kabul ettirir ve gider.
Onda sonra usta gelen yan sanayi parçayı monta edeceğim diye uğraşsın dursun. Olmadı sök at aradaki farkı cebinden öde git yeniden parça al. Ustaya işçilik için cebinden fark öde ve aracını tamir ettir.
Böyle bir sigorta hizmeti de zaten Türkiye'de olur. Başka bir ülkede göremezsiniz.
Bir kere işin saçmalığı kendi sigortanızdan başlıyor. Kardeşim, Ben senin istediğin parayı ödeyip senin çalıştığın şirkete aracımı sigorta yaptırıyor muyum? Peki o zaman sen ben bir kazaya karıştığım zaman benim hakkımı neden korumuyorsun?
Kaza kusur oranı eğer karşı tarafta ise senin masrafını karşı tarafın sigorta şirketi ödeyecek diyerek kenara çekilmek olur mu?
Karşı tarafın sigorta şirketi sana ne diyecek? "Tamam kardeşim benim sigortasını yaptığım araç yüzde 100 kusurlu imiş. Kusura bakma bir cahillik yapmış!
Ben onun bütün sorumluluğunu yerine getiriyorum ve aracını en iyi şekilde ve orijinal parçası ile değiştirip aracınızı tamir ettirip size teslim ediyorum" mu diyecek. Çok beklersin!
Eksperine diyecek ki, "Git şu araca bak en ucuz en basit nasıl hallediyorsan öyle hallet gel".
Senin sigorta şirketin de aynısını yapacak.
Peki kardeşim sen beni karşı tarafın sigorta şirketine neden ezdiriyorsun o bir eksper gönderiyorsa sende bir eksper göndersen de gerek servis yetkililerinin gerek sanayide ustanın önerileri doğrultusunda hem hakkaniyet içerisinde hizmet versen hem sana güvenip tonlarca para ödeyen müşterinin hakkını korusan olmaz mı?
Ya bir kazaya karışan araç hem de hiçbir şekilde kusuru yokken 15 gün sanayi köşelerinde bekletilir mi? Örneğin 600 TL olan bir parçanın yerine 160 TL lik ne olduğu belli olmayan bir parça yazılır mı?
Orijinali ile arasında belki 50- 100 TL fark olan bir parçanın yerine hiçbir işe yaramayan ve aracın arızasını daha çok artıran bir parça takmak veya taktırmak hangi hakka sığar.
Siz aldığınız bu paraları nasıl gönül rahatlığı ile yiyeceksiniz. Bu dünyanın birde öbür tarafı olduğunu hiç mi düşünmüyorsunuz?
Ha bunun en önemli çözüm ne biliyor musunuz? Aracınızı birinci derecede yetkili servisine götürün, kardeşim ben kaza yaptım ben aracımın tüm parçalarını orijinal istiyorum. Süresi ne kadar olursa olsun beklerim ama aracımı gönül rahatlığı ile almak istiyorum" diyerek aracınızı bırakın gidin.
Kusur oranı karşı tarafta ise karşı tarafın sigortası aracınızın tüm masraflarını eksperin ve yetkili servisin makul bir şekilde ortak karara varmalı sonucunda ödemek zorunda. Kusur oranı iki araç ta ise masrafların yarısını karşı tarafın sigortası karşılar yarısını siz cebinizden verirsiniz.
Sanayiye de götürseniz zaten tamamen karşı taraf bile kusurlu olsa sizin cebinizden zaten o para bir şekilde çıkacak. Ya eksperin yazdığı parçayı almayacak farkını cebinizden ödeyeceksiniz ya da ustaya işçilik parası farkını ödeyeceksiniz.
İşte bizim Türkiye de sigorta sektöründe yaşanan sıkıntılar bunlar. Hakkımızı kim korur bilmiyoruz…