Seçim Atmosferinde Seçmene Düşen
Bugün size sosyal medyada paylaşımda olan ve baştan sona katıldığım, fakat yazanının kim olduğunu bulamadığım bir alıntıyı paylaşmak istiyorum: (Yazarın kalemine kuvvet!)
BİR OLALIM
Ak Partili esnafsın, bankada acil işin var dükkânda kalfa, çırak yok. Kilit vurmak yerine dükkânı, CHP’li yan komşun kasap Mehmet’e emanet edersin; komşu göz kulak olur musun bir saat işim var dersin, o da kendi dükkânı gibi bakar, Ak Parti il merkezini arayıp bu ricada bulunmazsın.
CHP'lisin gece saat 02.00.
3 yaşındaki bebeğin ateşlenmiş altında araban yok, Ak Partili üst komşunun emekli polis memuru Rıza amcanın zilini çalarsın, pijamalarıyla koşar gelir. Alır oğlunu götürür hastaneye. Gece boyu seninle nöbet tutar başında. CHP il başkanlığını aramazsın. O saatte arasan da bırak geleni, telefona bakan bile olmaz.
Eeee, çocuk büyüdü artık. Okula yazdıracaksın. Araştırdın sordun soruşturdun.
Herkes Nalan öğretmen iyidir dedi. Gittin okula kayıt için, bir de baktın ki MHP il başkanının eşi. Bildiğin, koyu ülkücü! Vazgeçmezsin, okulda CHP’li Ak partili öğretmen aramazsın. O bildiğin ülkücü öğretmene emanet edersin çocuğunun geleceğini. Senden benden de iyi sahip çıkar. Kendi çocuğu gibi gözünden bile sakınır.
O partilisin, bu partilisin. İdeolojin, fikrin ne olursa olsun bu yaşına kadar yanında olduğun, sokağa çıktığında selâmlaştığın, hal hatırını sorduğun dostların, arkadaşların, komşuların, akrabaların seninle aynı fikri paylaşmak zorunda değildir. Ve yaşadığın sürece iyi ya da kötü gününde bu insanlar senin yanındadır her zaman.
Düğün dernek edersin misafirlerinin arasında Ak Partili de, CHP'li de, MHP'li de, İyi Parti’li vb de vardır. Hediye getirirler, altın takarlar; cenazen olur taziyeye gelirler. Yeri gelir tabutunun altına hep birlikte girer, omuz verirler. Arkandan helal ederler haklarını. Düğününe, taziyene Ak Parti Genel Başkanı gelmez, Cumhurbaşkanı gelmez, CHP Genel Başkanı gelmez, MHP Genel Başkanı gelmez, İyi Parti Genel başkanı ve diğer başkanlar gelmez.
Ama olur da onlar yüzünden kırarsan sevdiklerini, bu sefer işte o zaman yalnız hissedersin kendini. Halayın başına geçirecek komşu da bulamazsın, cenazende Fatiha okuyacak dost da.
Siyasi görüş farklılıkları yüzünden tepedekilerin tepişmeleriyle sen komşunla, eşinle, dostunla tepişme. Dünya bir tane ve hepimiz burada yaşıyoruz; ama acı, ama tatlı. Güçlü ve akıllı olmak zorundayız. Güçlüyseniz, akıllıysanız bölünmeyin birleşin. Daha sıkı sarılın birbirinize, oyunlara gelmeyin.
Klavye başında birbirinize küfür, tehdit sallayarak siyaset yapmayın. Siyasetinizi sandıkta yapın. Bizim birbirimize ihtiyacımız var, birlik olmaya ihtiyacımız var.
Siyasi kimliklerimizin, ideolojilerimizin, ırklarımızın, milliyetlerimizin, dinlerimizin arkasında olan birisi var: İNSAN olan halimiz. Birbirimize baktığımızda derinlerdeki o kimliği görmeyi başarmalıyız. Bernard Russel’in 1950’lerde dediği gibi “HEP BİRLİKTE YAŞAMAK İSTİYOR AMA HEP BİRLİKTE ÖLMEK İSTEMİYORSAK birbirimize saygı duymayı öğrenmeliyiz…” Alıntıdır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.