Ramazan Yüce

Ramazan Yüce

Otel Yangınının Düşündürdükleri

Otel Yangınının Düşündürdükleri

21.01.2025 tarihinde güne, Bolu Kartalkaya'da 12 katlı bir otelde çıkan yangınla uyandık.

Otel küle dönmüş.

Saat 22.00 sularında İçişleri Bakanı Sayın Ali Yerlikaya'nın verdiği bilgiye göre çıkan yangında 79 kişi öldü, 51 de yaralımız var.

Yaralıların büyük çoğunluğu, yüksek katlardan atlamak suretiyle yaralanmış olması ihtimal dahilindedir.

Yine Bakan'ın açıklamasına göre yangınla ilgili, içlerinde işletme sahibinin de olduğu 11 kişinin gözaltına alındığını, konuyu incelemek üzere 6 savcının ve yangının çıkış sebebinin araştırılması için bilirkişilerin görevlendirildiğini öğrenmiş olduk.

Ölü sayısı artabilir de.

Bırakın 79 kişinin ölmesini bir kişinin bile ölmesi üzücü.

Bir gerçek var ki lüks otele dünya kadar para ödeyerek tatilini geçirmek isteyen bu kadar kişiye bu tatil merkezindeki otel mezarları oldu.

12 katlı otelde yangın merdiveni var mıydı, yangın alarmı verildi mi, otel standartlara uygun muydu demeyeceğim. Ki Bakan'ın açıklamasına göre iki tane yangın merdiveni varmış.

Görgü şahitlerinin verdiği bilgiye göre yangın alarmı verilmemiş. Büyük ihtimalle yangın alarmı ve her odada olması gereken yangın sensörleri de çalışmıyor olabilir.

Otel ne zamandır faal olduğuna göre belli ki otelin her şeyi mevzuata uygundur. Uygun değilse bile bu ülkede kağıt üzerinde her şeyi tam şeklinde evrakı alınır.

Buralar denetlenir. Denetimlerden de geçer not alır.

Merak ediyorum, yangından kurtulan kaç kişi bu yangın merdivenlerini kullandı? Sanmıyorum. Çünkü bizde yangın merdivenleri genelde kilitli olur ya da başka amaçlı kullanılır.

Denetimlerde de yangın merdiveni var mı denirse, işte diye gösterilir ve var diye çentik atılır. Başka da bir işe yaramaz.

Bu yangında kim suçlu? Belediye mi, itfaiye mi, Kültür Bakanlığı mı demeyeceğim. Şu suçlu olsa ne olur, bu suçlu olsa ne olur? Bu ülkede her yerde her zaman böyle veya benzer yangın, deprem, sel felaketi, grizu patlaması, heyelan, toprak kayması vs. afetler olur. Her birinde de azımsanmayacak insanımız ölür. Hepsinde de sorumlulara hesap sorulacak denir. Bir daha olmayacak denir. Hepsinde de doğru dürüst hesap sorulmaz, sorumlular istifa etmez. Yine bu tür facialar olmaya devam eder. Suç birkaç kişinin üzerinde kalır. Onlar da olay soğuduktan sonra bir şekilde dışarı çıkar. Ölen öldüğüyle kalır. Çünkü bu ülkede insandan ucuz bir şey yoktur.

Tek yaptığımız, ölenlere rahmet, yaralılara şifa dilemek, düzenlenen cenaze törenlerine katılmak olur.

Şu var ki bu ülkede tesadüfen yaşıyoruz, tesadüfen nefes alıyoruz. Bu kadar tedbirsizlik, ihmal ve formaliteye rağmen iyi ayakta kalıyoruz. Çünkü dünya para vererek kafa dinlendirmek için gittiğimiz turistik yerimiz bile böyle ise varın öbür tarafları siz düşünün.

Hasılı, biz, bırakın yatakta yanarak ölmeyi, ayakta iken bile yanmışız da haberimiz yokmuş. Çünkü yaşamamız ve hayatta kalmamız tesadüflere bağlı.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ramazan Yüce Arşivi