Bu virüsle beraber yaşayacağız
Bu virüsle beraber yaşayacağız
Adeta dünyayı esir alan koronavirüs belası karşısında alınan tedbirler sonucu yavaş yavaşta olsa başarılar elde edilmeye başlandı.Artık evlere hapsolduğumuz günlerden, kontrollü sosyal hayata geçiş sürecimiz başladı. Kontrollü sosyal hayatta nasıl yaşamamız gerektiği halen bir kısmımız için soru işaretleri barındırıyor. Kovid-19 salgınında başa dönme korkusu, yeni normallesmelere adaptasyon, hepimiz için endişe verici ancak yapmamız gerekenler aslında çok basit.
Maske, mesafe ve hijyen kontrollü sosyal hayata geçişimizin temel taşlarını oluşturuyor. Maskesiz dolaşmamak, sosyal mesafeye uymak ve hijyene her zamankinden çok dikkat etmek bizi sosyal hayatta koruma altına alır.
Uzmanlar ısrarla virüsle yaşamamız gerektiğinin altını çiziyorlar. Çok haklılar, virüs bir yere kaybolmayacak ve biz hayatımızı geri almak zorundayız. Bu virüsle beraber yaşayacağız. Vaka sayılarındaki azalma rehavete yol açmamalı. Gerekli tedbirleri almazsak sadece kendi sağlığımızı değil yüzlerce insanın sağlığını tehlikeye atabileceğimizi unutmamalıyız.
Birbirimize duyduğumuz muhabbet bağını bir müddet daha sosyal mesafeli bir şekilde sürdürmek aslında birbirimizi ne kadar çok önemsediğimizi göstermek açısından fırsat sağlıyor.
Artık her gün zengin-fakir, ünlü –ünsüz, işçi-patron kadın- erkek demeden aynı imtihandan geçiyoruz. Benim bu imtihandaki başarısızlığım sizi, sizin bu imtihandaki başarısızlığınız beni etkiler. Hep birlikte başarmak zorundayız. Hep birlikte tedbirli olmak zorundayız. Ya hep birlikte kazanacağız ya da hep birlikte kaybedeceğiz. Kendi canımızı kaybetmesek belki de kendimizden çok sevdiğimiz insanların canını kaybettiğine tanıklık edeceğiz.Bu yüzden kontrollü sosyal hayata geçerken, kontrolsüz davranışlardan kaçınmaya hep birlikte özen gösterelim.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.