ABD Başkanı Trump’ın son olarak aldığı ABD’nin İsrail  Büyükelçiliğini Kudüs’e taşıma kararının ardından yaşanan büyük tepki, Türkiye ABD arasındaki ilişkilerin iyice gerilmesine sebep oldu. İslam İşbirliği Teşkilatı toplantısında  alınan Doğu Kudüs Filistin’in başkenti kararının ardından ABD gerçek yüzünü göstermeye başladı.

Son olarak Birleşmiş Milletler’deki toplantıda da tek başına kalan ABD, Türk düşmanlığını şimdi de vize konusunda hayata geçirmeye çalışıyor. ABD’ye gitmek için vize başvurusunda bulunanlara 13 ay sonrası için randevu vermekte olduğunu basından okuduk.

Türkiye ile müttefik gibi görünen, Türkiye ile dostluk mesajlarını veren ABD, tarih boyunca hiçbir zaman Türkiye’ye dost olmamıştır. 1974 yılındaki Kıbrıs Harekatı sonrasında Türkiye’ye karşı koyduğu silah ambargosunu hiç birimiz unutmadı.

Türkiye’yi en zor zamanında kıskaca almaya çalışan bu ambargo sonrasında 2003 yılında yaşanan 1 Mart tezkeresinin kabul edilmeyişi ile iyice çileden çıkan ABD yönetimi, Türk askerlerine de tavır alarak meşhur çuval olayını hayata geçirmişti. Hatta daha da ileri giderek bölücü terör örgütü PKK’ya destek vermiş ve onlara lojistik destekte bulunmuştu.

15 Temmuz 2016 hain terör örgütü FETÖ’nun yapmak istediği başarısız darbe girişimi sonrasında FETÖ başını ülkemize iade etmeyerek korumaya alması da işin tuzu biberi olmuştur. Daha sonra yapılan araştırmalarda bu hain girişimin bile ardından ABD olduğu iddiası nedense bizi hiç şaşırtmadı.

15 yıldan fazla bir süredir Türkiye’yi yöneten Ak Partili kadroların başarısı ve özellikle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “one minute” çıkışı ile Arap dünyasının yükselen yıldız haline gelmesini içine sindiremeyen ABD, Türkiye’ye son olarak Zarrap davası ile kumpas kurmaya çalışmaktadır.

Ekonomik ve siyasi olarak  Ortadoğu’nun en önemli ülkesi haline gelen Türkiye’ye karşı elinden geleni ardına koymayan ABD hükümeti, artık Türk halkının da güvenmediği ülkelerin başında gelmektedir. Sağduyuyu, birliği, beraberliği ve kenetlenmeyi sağlayarak etrafımızda bulunan düşmanlara ve dost gibi görünen ancak içten içe bize diş bileyenlere karşı tek yürek olmalıyız.