Şeb-i Arus vakti ve enflasyon

MEVLEVİLER HÜRMET EDER

Şimdi başlığa bakınca şebi arusla enflasyonun ne alakası var diyecekler olacaktır. Ben başta söyleyeyim; bir alakası yok. Bugün hem İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından organizasyonu yapılan Mevlana Anma törenlerinden ve hem de dün açıklanan enflasyon rakamlarından bahsetmek istediğim için başlığı böyle kullandım.

Hz. Mevlana’nın 747. Vuslat Yıldönümü programları bu yıl malumunuz olduğu üzere pandemi nedeniyle önlemlerle yapılacak. Buna kimsenin itirazı olduğu kanaatini taşımıyorum. Zaten İl Kültür ve Turizm Müdürü Abdüssettar Yarar bu konularda geçekten vizyon sahibi, becerikli ve çalışkan bir bürokrat.

Programlar sadece 7 Aralık ve 17 Aralık günleri olacak. Tabii ki bu günlerde de sosyal mesafe uygulaması unutulmayacak. Dolayısıyla katılım azaltılacaktır.

 Bu sene yine anma törenlerine güzel bir başlık bulunmuş: “İhsan Vakti” başlığı altında; slogan olarak da, Mevlana’nın “İnsan yeter ki iyilik arasın, onda kötü bir şey kalmaz” sözünü seçmişler. Bir de güzel bir video hazırlanmış. Bu videoda Mevlevi semaya başlamadan önce hazırlanıp, maskesini de takıp semaya başlıyor. Çok sade ve tam yerinde harika bir video olmuş. Hem video, hem slogan ve hem de başlık çok güzel bir titizlikle bulunmuş. Kısacası teknik olarak da sosyal manada da çok güzel bir çalışma yapılmış.

Sosyal medyada video dönmeye başlayınca eleştiriler de gelmeye başlamış. Neymiş efendim, “video çok kötü olmuş; semazen, maskeyi neden öpmüş;  falan filan….” Ben de konuyu uzmanına sorayım dedim. Mevlevi Postnişini Mehmet Çıpan Dede Efendi’ye sorduk. O da açık ve net olarak tek cümleyle anlattı: “Bize hizmet eden her eşyaya hürmet ederiz” dedi. İçtikleri çay bardağını bile öptüklerini söyleyen Mehmet Çıpan, “Allah verdiği akılla, nimetle, insana hizmet edecek, koruyacak ürünler nasip eder. Biz de Allah’ın verdiği nimete, o nimeti o hale getiren akla ve insanı korumasına hürmeten bu tür şeyleri öperek kullanırız. Mesela hırkamızı, yorganımızı, yastığımızı, sikkemizi, ayağımıza giydiğimiz meshi bile öperek giyeriz.” Dedi. Yani “eleştiri olsun diye her şeyi eleştiren” bir cahil güruha en güzel cevaptır aslında Mevlana Hazretleri…

Bu pandemi sürecinde Mevlana İhtifallerini düzenleyen, bunun perde arkasındaki müthiş enerjiyi görmezden gelip, olayı maske öpmeye indirgeyen insanlara sadece “yuh” demek geçiyor içimden. Bu insanlar zaten 747 sene değil 1747 sene de geçse Mevlana’yı, Mevlevileri anlayamayacaklar.

ENFLASYON YÜZDE 14,03

Dün bilindiği üzere enflasyon rakamları açıklandı. Buna göre yıllık enflasyonumuz yüzde 14,03’müş. Yani anladığım kadarıyla TÜİK bu dengeyi sağlamak üzere “sepete” koyduğu ürünler arasında çok büyük bir hassasiyet gösteriyor. Hiç alış-verişi olmayan ve dolayısıyla zamlanmayan ürünlerle, asıl gerekli, kullanılan ürünleri bir araya getirerek bu dengeyi sağlamaya çalışıyor.  Ama gerçek olan cebimizdeki enflasyonun bu rakamla bir alakasının olmamasıdır.

Mesela bundan 2 ay önce ekim ayında 14TL civarında aldığım yumurtayı şimdi 21 TL civarında alıyorum. Bunda artış matematik yönünden bakınca yüzde 50’dir. Ama enflasyon yönünden bakınca yüzde 10,88 oluyormuş.

Dolayısıyla cebimizde hissettiğimiz enflasyon yüzde 50’den az değil ama TÜİK’in açıkladığı yüzde 14… Çok fazla söyleyecek bir şey yok. Enflasyon isterse yüzde 1 denilsin. Benim bakacağım yer cebimdir. Ve de cebim maalesef enflasyonu yüzde 14 olarak hissetmiyor.

Dostlukla kalın.