En son söyleyeceğimi başta söyleyeyim: Fetö-metö diye bir şey yoktur. Yani fetö’ye bir anlam yükleyip bunu “kafası çalışan, büyük bir örgütmüş” gibi göstermek saçma sapan bir iştir. Bu fetö denilen şey aslında “ABD emperyalizmi ve ona uşaklık eden insanlar topluluğudur”.

Şunu da, burada yeri gelmişken belirtmek gerekir: Zaten bu “tarikat-cemaat” denilen oluşumlar her zaman emperyalizm tarafından kullanılmıştır. Bunlardan hiç birisini “emperyalizm karşıtı” olarak göremezsiniz. Peygamberimizin hayatı ve İslam dininin temeli “antiemperyalizm” üzerine kurulu olmasına rağmen bu “tarikat-cemaatler” İslam’ı, ne öğrenmeye ne de öğretmeye gerek duymamışlardır. Bunlar bu anlayışlarıyla da zaten her zaman “emperyalizm” tarafından kullanılmaya açık durumda olmuşlardır.

Takip edenler görmüşlerdir.10 Haziran’da ABD Kongresi’nin İnsan Hakları Komisyonunda "Türkiye'de İnsan Hakları" başlıklı bir oturum düzenlendi. Oturum gündemi ise Türkiye’de FETÖ’ye yönelik devam eden operasyonlardı.

Bu toplantıda firari fetö’cülerden basketbolcu Enes Kanter, fetö’nün sözde yöneticilerinden Alp Aslandoğan gibi isimler yer almışlar. Bunların yanı sıra toplantıda bu isimlerin yanında önemli bir isim daha var: CIA’nın operasyon elemanlarından Michael Rubin…

Bu toplantıda bir konuşma yapan Enes Kanter; “Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına uymamasına, fetö operasyonlarını sürdürmesine, HAMAS’ı desteklemesine tepki gösteriyor. Yani bu konuda CIA’nın söylemek istediklerini fetö mensubu söylüyor. Bir de utanmadan ABD Kongresi’ne Türkiye’yi durdurma çağrısı yapıyor.

Düşünebiliyor musunuz? CIA’nın yeşertip büyüttüğü fetö denilen terör örgütüne operasyonlar sürüyor diye adam şikayet ediyor. Kime şikayet ediyor? Los Angeles’ta başını kaldıran vatandaşına, orantısız biçimde, hunharca, güvenlik güçlerini saldırtan ABD kongresine…

Düşünebiliyor musunuz? Filistin’de İsrail zulmüne karşı direnen HAMAS’ı destekliyoruz diye, Dünyanın dört bir yanında terör yaratan ve terörü destekleyen ABD kongresine, Türkiye’yi şikayet ediyor.

Türk Halkı bunları görmelidir. Hala bu fetö gibi cemaatlere gönül verenler varsa bilmelidir ki, o cemaatlerin varacağı yer de farklı değildir. Buradaki konu “fetö-metö” değildir. Buradaki konu “emperyalizme uşaklıktır” ve de maalesef bunun en kolay yolu “din tüccarlığıdır”. Buna vatandaşlar artık kanmamalıdır.

Konya’da da bu tür Devlet aleyhine oyunlara karşı durmalıdır. Adam fetö sayesinde zengin olmuş, inşaatçılık yapmış, spor derneklerinde bile fetö lehine çalışmalar yapmış, parası var diye derneklerde, kulüplerde, vakıflarda yer vermeye kalkmak fetöcülük olarak algılanmasa bile bilin ki emperyalizme uşaklıktır.

15 Temmuz’u unutup, CIA komplosunu, emperyalizm oyununu görmezden gelmek inanın ki bu oyunların tekrar tekrar oynanmasını sağlayacaktır. Bunlara alet olmamak gerekmektedir.

İL EMNİYET MÜDÜRÜMÜZE TEŞEKKÜR

10 Haziran Salı günkü yazımda trafikle ilgili bazı düşüncelerimi ve bana göre olması gereken, bazı kuralları değerlendirme gerekliliğini yazmıştım. Yazımdan hemen sonra İl Emniyet Müdürümüz Maksut Yüksek aradı ve bu konuda yapılacaklar ve yaptıkları çalışmalar hakkında biraz bilgi verdi. Sayın Emniyet Müdürümüzle aynı doğrultuda fikirlere sahip olmaktan dolayı büyük mutluluk duydum.

Emniyet Müdürümüz geldiği günden beri gerçekten Konya için çok olumlu ve önemli kararlar alıp, uygulayan bir bürokrat oldu. Bunları zaten yakından takip ediyoruz. Aynı zamanda her fırsatta büyük bir alçakgönüllülükle “her şeyi göremeyebiliriz, eleştirilerinize her zaman açığız” sözünü duymak, Konya’ya yapılan hizmetlerin değerini bir kat daha arttırmaktadır.

Ayrıca kendilerine ilgilerinden ve gösterdikleri önemden ötürü sonsuz şükranlarımı da sunarım.

TURİZM ÇALIŞTAYI İLE İLGİLİ NOT

Dünkü yazımda Büyükşehir Belediye’sinin düzenlediği, Konya için çok önemli, 2025-2030 Konya Turizm Master Planı Çalıştayı’ndan bahsetmiştim. Ve “Konya turizm eğitimi konusunda çok gelişmiş imkanlara sahipken, neden vakıf üniversitesi olan Kapadokya Üniversitesi’ne bu görev verilmiştir” diye yazmıştım.

Bu konuda Büyükşehir Belediye Başkanımız Uğur İbrahim Altay’ın en yakın çalışma arkadaşlarından birisi aradı ve konu hakkında bilgi verdi. Bu bilgiyi okurlarımızla paylaşayım istedim.

Kapadokya Üniversitesi, Türkiye’nin Turizm Master Planını yapmak için, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın belirlediği üniversite olduğu ve Türkiye’nin Turizm Master Planının yanı sıra onlarca ilin turizm master planının da bu üniversite tarafından yapıldığı ve sadece bu konuda deneyimlerinin daha fazla olduğu için tercih edildiğini öğrendim.

Ayrıca zaten gerek üniversitelerimiz, gerek kurum ve kuruluşlarımız bu çalıştayda fikirlerini sunacaklar ve ardından ortaya çıkan taslak plan tekrar kamuoyu ile paylaşılıp gereken değişiklikler kamuoyunun katılımıyla yapılacakmış.

Bu açıklamayı da yapmış olayım. Büyükşehir Belediyemize hem böyle bir çalıştay için hem de nazik bilgilendirme için teşekkürlerimi sunuyorum.

KONYASPOR YÖNETİMİ BELLİ OLDU

Konyaspor çok önemli badireler atlattı. Ve hala aslında düze çıkmış değil. Ama düze çıkmanın ilk adımı iyi bir yönetim olacaksa bu ilk adım atılmış ve Konyaspor’a gayet yakışır bir yönetim oluşturulmuş.

Yani inanın “şu kişi neden var yönetimde” diyebileceğimiz bir kişi bile yok. Önceki dönem İl Emniyet Müdürümüz Mahmut Karabulut’un yönetimde bulunması bence çok önemli ve çok yerinde olmuş. Neredeyse her birini tanıdığımız yöneticilerimizin Konyaspor’a çok büyük katkılar sunacağına inancım tam.

Başta Ömer Atiker olmak üzere tüm yönetimi kutluyorum. Ve biz Konyalılara düşen de bu yönetimle birlikte sonuca bakmaksızın Konyaspor’un arkasında dimdik durmak olacaktır diyorum.

Dostlukla kalın.