Erhan Dargeçit

Erhan Dargeçit

Ara zam, üretim ve bir teşekkür

Ara zam, üretim ve bir teşekkür

Bu aralar ekonomik manada en çok konuşulan konu sanırım malumunuz “ara zam” ve “ en düşük emekli aylığı” konusu olsa gerek.

Herkes bir muhatap buldu mu öncelikle bunu soruyor. Ama şu anda hiç kimse ne olacağını bilmiyor. Bunun bilinmemesinin en önemli sebebi maalesef kamuoyundaki fırsatçıların harekete geçmemesi için olduğunu düşünüyorum. Bakın mesela şimdi Hükümet “temmuzda yüzde 25 ara zam vereceğim” dese inanın şimdiden en az yüzde 30 her şeye zam gelir. Biraz da iğneyi kendimize batırmamız gereklidir. Yani bu “fırsatçılar” diye bahsettiğimiz insanlar aslında yabancı değil “kendimiziz”.

Vatandaş da bu kadar fırsatçı olursa maalesef son ana kadar zam var mı yok mu konusu sürüncemede kalır.

Şu bir gerçek ki, ülkede geçinebilmek çok zor bir hal almıştır. Bunu ispat etmek için birilerinin simit hesabına, altın hesabına, benzin hesabına falan ihtiyaç yoktur. İnsanlar sıkıntılıdır. Ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da söylediği gibi “hayat pahalılığının” herkes farkındadır. O nedenle de ara zam mı olur, başka bir çözüm mü olur, bu hayat pahalılığını yenmemiz gerekir.

Peki, hayat pahalılığı nasıl yenilecek sorusunun en bariz cevabı nedir? Üretim ve üretmek…

Üretim dediğimizde ülkedeki bekleyen engeller de oldukça fazla. Mesela nitelikli işgücü eksikliği had safhadadır. Yüksek katma değerli ürün üretiminde yetersiziz. Türkiye, genel olarak düşük ve orta teknoloji ürünlerde yoğunlaşmış durumda. Yüksek katma değerli ürünlerin üretimi için gerekli olan Ar-Ge, ileri teknoloji ve finansman altyapısı henüz yeterince gelişmiş değil. İthalata bağımlı olarak üretimde kullanılan birçok hammadde ve ara mal ithal ediliyor. Mesleki ve teknik eğitim kurumlarının sanayi ihtiyaçlarına uygun insan kaynağı yetiştirememesi, üretim kalitesini ve verimliliğini olumsuz etkiliyor. Üretim süreçlerinde karşılaşılan bürokratik işlemler de ayrı bir sorun.

Kısacası üretmeliyiz ama üretmekte zorlanıyoruz. Üretmekte zorlanırsak, ekonomide refaha çıkamayız. Ekonomide refaha çıkamazsak zam kısır döngüsü etrafımızda yaşar gider.

TEŞEKKÜR

Bugün bir de teşekkürümüz var. Sevgili Babam geçtiğimiz gün Numune Hastanesinde bir “katarakt” ameliyatı oldu. İşleyişi kısaca anlatmam gerekli:

Babam ameliyattan bir gün önce hastaneye gitti ve neler yapması gerektiğini öğrendi. Doktor ertesi gün 8.00’de klinikte hazır olmasını söylemiş. Bu arada doktor saat 7.45’te hazırmış. Ameliyata girilmiş ve yaklaşık 45 dakikalık bir operasyonla katarakt alınmış. 1 saatlik bir dinlenmenin ardından ertesi gün 7.45’te kontrol için gelmesi söylenerek taburcu edilmiş. Ertesi gün saat 7.45’te kontrol için hazır olan babamı doktor işlemlerini yapıp sabah 08.00’den önce evine göndermiş. Öncelikle bu doktoru takdir ve tebrik ettiğimi söyleyeyim. Konya’da 8.00’den önce işine giden esnaf bile bulamazken bir doktorun söylediği saat olan 7.45’te hazır olması takdire şayan.

İşin doğrusu sistem de çok hızlı, çok düzenli ve çok güzel bir uygulama olarak geliştirilmiş diye düşündüm.

Tabii burada ilgilerinden dolayı her zaman bizlerin elimiz ayağımız olan İl Sağlık Müdürlüğü Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü aynı zamanda Özel Kalem görevini de yürüten değerli kardeşim Barış Şayir’e;

Konya Numune Hastanesi İdari ve Mali Hizmetler Müdür Yardımcısı, değerli hemşerim Celal Yardımcı’ya;

Babamın ameliyatını gerçekleştiren Numune Hastanesi Göz Hastanesi Kliniğinden takdire ve tebriğe şayan Doktor Mustafa Şen’e;

Göz kliniğinde çalışan hemşire, sağlık görevlisi, hasta bakıcı tüm çalışanlara teşekkür etmeyi bir borç biliyorum. İyi ki varsınız.

Dostlukla kalın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Erhan Dargeçit Arşivi